Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

Daegu'da ne yaptık?

Eurosport
TarafındanEurosport

Güncellendi 15/09/2011 - 16:57 GMT+3

Daegu'da düzenlenen Dünya Atletizm Şampiyonası'nda Türk atletler madalya kazanamadı belki ama gelecek için umut vaat etti.

fatih avan

Görsel kaynağı: Reuters

Dünya Atletizm Şampiyonası’nı madalya alamadan tamamladık. Türk atletizmi için bu sonuç bir sürpriz değil ancak Avrupa Milletler Kupası’nda Süper Lig’e çıkan, geçtiğimiz yıl Avrupa Şampiyonu çıkaran ve Üniversite Yaz Oyunları’nda adından sıkça söz ettiren milli atletler nedeniyle Türk atletizm çevreleri, Daegu’da da en az bir madalya çıkartabiliriz diye düşünüyordu. Ancak bu kahraman kim olacaktı?
‘Olağan şüpheliler’ Nevin Yanıt, Alemitu Bekele ve Karin Melis Mey’di. Ancak ne Nevin, ne Alemitu ne de Mey, turnuva öncesinde çıktıkları müsabakalarda yeterli formu gösterebilmişti. Bu durumda, bu atletlerden bir sürpriz beklenecek ya da bir “Daegu Süper Kahramanı” kendi kendini yaratacaktı.
Turnuva başladığında gördük ki Fatih Avan ve Binnaz Uslu, bu süper kahramanlık rolüne soyunmuş. Turnuvanın ilk günleri Türkiye adına Binnaz Uslu ve Tuğba Karakaya’nın performansı ile heyecan verici geçerken, diğer branşlardaki Türk atletler teker teker eleniyordu. Birçok milli sporcu için Dünya Şampiyonası’nda olmak dahi aslında bir başarı. Gelişmekte olan Türk atletizminin tüm branşlarda madalya çıkaramayacağını zaten biliyorduk. Hatta o kadar iyi biliyorduk ki madalya ihtimali olan Türkiye dışı doğumlu sporculara T.C. vatandaşlık hakkı vererek onların kırmızı-beyazlı forma altında madalya almasını beklemiştik.
Peki 2011 Dünya Şampiyonası’nda neredeydi bu sporcular? Elvan Abeylegesse, yeni anne oldu ve Olimpiyat öncesi seneyi bu şekilde değerlendirmesi doğal karşılanabilir. Alemitu da en azından ‘Oradaydı’. Peki Sultan Haydar, Meryem Erdoğan, Mert Girmalagese neredeler? Daegu’nun belki de en büyük hayal kırıklığı bu sporcuların ‘orada’ olamamasıydı.
Oradakilere gelince; Fatih Avan, cirit atma dalında Dünya beşincisi , Binnaz Uslu ise 3000m engellide Dünya yedincisi olarak önemli başarılara imza attılar.
Fatih Avan, aslında bu başarıyı 2009 Berlin’de de yakalayabilirdi. Hatırlanacağı üzere, Berlin’de cirit müsabakaları sırasında yağmur yağmış ve tecrübesiz Fatih’in ritmi bozulmuştu. Elemelerde son hakkında 81.94 fırlatarak finale çıkan Fatih, altı hakkından sadece bir tanesinde 80 metreyi geçti ama öyle bir geçti ki 83.34 ile beşinciliğe oturdu. Bu atış Fatih’i beşinci yaptığı gibi finalin de en iyi yedinci atışı olarak kayda geçti. Fatih bu seviyelerde istikrar yakalayabilirse bir gün madalyaya uzanabilir.
3000m engellide bizi heyecanlandıran Binnaz Uslu, elemelerde birinci olarak finale gelince madalyanın büyük adaylarından biri oldu. Ancak final öyle çetin geçti ki, Rus Yuliya Zaripova sezonun en iyi derecesini gerçekleştirerek şampiyon olurken, Tunuslu Habiba Ghribi de kendisinin en iyi derecesini gerçekleştirerek ikinci elde edebildi. Madalyanın 17 saniye uzağında kalan Binnaz, yarı finaldeki koşusunu gerçekleştirse bile ancak ilk 5’e girebilirdi. İki yıllık doping cezasından geri dönen bir sporcu için oldukça saygı değer bir başarı olduğunu söylemeliyiz.
1500m kadınlarda genç atlet Tuğba Karakaya, seçme ve yarı finalleri birincilikle tamamladı. Yarı finalde 4 dakika 8 saniyede 1500 metreyi tamamlayan Karakaya, ne var ki finalde bu dereceyi ancak tekrarlayabildi. Tuğba’nın final kalitesini arttırması halinde ismini sıklıkla duyabiliriz. Tuğba gibi genç atletler kimi zaman müthiş gelişimler gösterip çok önemli seviyelere gelirler, kimi zaman oldukları yerde sayarlar. Şimdi bekleyip Tuğba’nın seyrini gözleyeceğiz.
Şampiyonadaki diğer madalya adaylarımız, Nevin Yanıt ve Alemitu Bekele ise çok da sürpriz sayılmayacak şekilde kötü performanslar sergileyerek madalyanın yanına dahi yaklaşamadılar. Nevin, 13 saniyenin altına dahi inemezken, Alemitu ise finale bile çıkamadı.
Sezonu formsuz geçiren ama kadınlar uzun atlama dalının son bronz madalyalısı Güney Afrika asıllı Karin Melis Mey, 6.44 atlayarak Dünya sekizinciliği ile yetindi.
Erkeklerde Eşref Apak son zamanlardaki çıkışını tamamlayamayan bir derece ile finalin uzağında kaldı. Çekici sadece 73.38 m uzağa fırlatabilen Eşref elendi. Çekiç atmadaki bir diğer Türk temsilci Fatih Eryıldırım ise 69.37 ile ancak ilk 30’da kendine yer bulabildi. 2011 Temmuz ayı sonunda Türkiye rekorunu geliştiren Ercüment Olgundeniz ise 60.86 ile finale uzak kalan bir başka isim oldu.
Kadınlar 400 metrede Pınar Saka, 400m engellide Birsen Engin ve Nagihan Karadere, 800 metrede Merve Aydın, 3000m su engellide ise Gürcan Mıngır seçmelerde, 1500 metrede ise Aslı Çakır yarı finalde elenerek Dünya Şampiyonası tecrübesi ile yetindiler. Olimpiyat’a 12 ay kala çekişmenin ne düzeyde olduğunu herhalde en iyi bu sporcular anlamıştır.
Herhalde en ilginç anı, 400m bayrak yarı finalinde Nagehan Karadere ve yanındaki sporcuların silah atışını duyamayarak geç start almalarıydı. İzleyenlere komik anlar yaşatan bu enstantane, Türkiye’nin 2-3 saniyesine mal oldu ve belki de yeni bir Türkiye rekoru şansını yitirmesine yol açtı.
Kadınlar maratonda Bahar Doğan 36., erkekler 20km yürüyüşte Recep Doğan 28., erkekler maratonda ise Bekir Karayel 47. oldu.
Sonuç olarak, Türk atletizmi gelişim sergiliyor, şampiyonalara katılım artıyor ve madalya adayları çoğalıyor. Ne yazık ki, bu ilerleme madalya tablosuna, yani ‘kremalı başarı’ göstergesine henüz yansımış değil. İlerleyen zamanda da bu kremalı kısımlarda büyük değişiklikler beklemek hayalcilik olur. Ancak şüphem yok ki, Türk atletizmi daha çok finalist atletler , daha çok madalya adayları çıkarmaya yakın. İster devşirme olsun, ister geliştirme olsun Türk sporcuların derecelerindeki yükseliş gözden kaçacak gibi değil. Türk atletizmseverler unutmasın ki şu son iki yılda Nevin, Alemitu ve Karin ile kürsüye çıktı, Binnaz, Fatih, Tuğba ile Dünya Şampiyonası’nda final heyecanına ortak oldu. Biz, şanslı bir atletizmsever nesliyiz.
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam