Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

Geleceğin yıldızları #15: Bilgehan Diril – Özel röportaj

Eurosport Türkiye

Güncellendi 22/05/2020 - 10:01 GMT+3

Basitlikten harikalar yaratmak, İzmir, gelecek, NBA… Gelişim Koleji’nin ve Basketbol Gençler Ligi’nin yıldızı Bilgehan Diril, Kuzey Kılıç’ın sorularını yanıtladı.

Bilgehan Diril

Görsel kaynağı: Eurosport

Günümüz basketbolunda hücum sistemlerinin en verimli şeklini, genel geçer yargıda yüksek tempo, akıcı atletizm ve üç sayılık şutlar başlıklarında tanımlamak mümkün.
Bu üç başlığı ise pace&space etrafında incelemek pek de yanlış olmayacaktır. Zira son beş-altı yıldır bulundukları organizasyonlarda başarıya ulaşan takımlara göz attığımızda hücumda geniş bir penetre ve şut alanı yaratabildiklerini, tempoyu olabildiğince yüksek tuttuklarını ve pasların daha hızlı atıldığını görüyoruz.
Bu sistemdeki en kritik oyuncular ise kuşkusuz oyun kurucular. Üç sayılıklar ve penetre anlamında hâli hazırda belirli bir seviyenin üzerinde olan bir numaralar, sahayı ne kadar hızlı kat edebilirlerse takımlarına o kadar fazla pozisyon yaratabiliyorlar.
Basketbol Gelişim Ligi ekiplerinden Gelişim Koleji’nin yıldızı ve ayrıca ligin en iyi skorerlerinden olan Bilgehan Diril, işte tam da bu tarzda bir oyun kurucu. Ayrıca bütün bunları yaparken işi bir hayli basit tutmaya çalışıyor.
Öncelikle, nasılsınız?
İyiyim, teşekkür ederim. Bildiğiniz gibi koronavirüs nedeniyle sezona ara verildi. Umarım bir an önce bu salgına karşı bir tedavi bulunur ve rutin hayatlarımıza geri döneriz. Takım arkadaşlarımla birlikte bir an önce sahaya çıkıp elimizden geleni yapmak için sabırsızlanıyoruz.
Bu dönemde fiziksel çalışmalarınız nasıl gidiyor?
Sezonun en heyecanlı dönemine doğru girdiğimizde ara verilmesi tabii ki üzücü. Ancak, bu süreci en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyorum. Takım kondisyonerim ve özel antrenörümden aldığım programları uyguluyorum. Ek olarak beslenmeme özen gösteriyor evde pişen hamur işlerinden uzak duruyorum.
Basketbol hikâyenizden bahseder misiniz? İlk yıllar, tanışma, meslek hâline getirme…
Babam eski futbolcu olduğu için küçük yaşlarda futbola eğilimim daha fazlaydı. Ve spor hayatıma futbol oynayarak başladım. Yaşıtlarıma göre iyi oynuyor, hızım ve çevikliğimle öne çıkıyordum. Ancak futbol kursumun evimize uzak olması nedeniyle daha yakın konumdaki basketbola yöneldim. Zaman geçtikçe ailemin desteği ve koçlarımın yönlendirmeleri ile mevcut yeteneklerimi basketbolda da iyi bir şekilde kullanabileceğimi fark ettim.
Basketbolla Mavişehir Spor Kulübü’nde tanıştım. Altyapı maçlarındaki performansım sayesinde Karşıyaka Spor Kulübü’nün dikkatini çektim. O zamana kadar hobi olarak gördüğüm basketbola bakış açım Karşıyaka Spor Kulubü’ne geçişim sonrası değişti. Bu geçiş ile profesyonel basketbol kariyerime ilk adımı attım ve o günden itibaren daha iyisini yapmak için çabalıyorum.
Bilgehan Diril
Gelişim Koleji'nde forma giyiyorsunuz. Takımın bu sezonki gidişatı hakkında neler söylemek istersiniz?
Sezona diğer takımların aksine tek kontenjan ile başladık. Birçok insan sezon başında lig orta ortalamasına göre daha genç olan takım yapımıza bakarak gruptan çıkamayacağımızı düşünüyordu. Fakat ilk haftadan itibaren takımımızın kazanma hırsını ve lig için potansiyelini sahaya en iyi şekilde yansıttığını düşünüyorum. Sezon içinde birçok kez iniş-çıkış yaşasak da olumsuzluklardan ders alıp kendimizi geliştirerek final grubuna formda girdiğimizi düşünüyorum.
Ligin belki en tehlikeli skorerisiniz. Kendi hücum repertuarınızı nasıl yorumlarsınız?
Repertuarımın oldukça geniş olduğunu düşünüyorum. Televizyondan maçlar izleyerek yeni gördüğüm ve yapmadığım şeyleri repertuarıma eklemeye çalışıyorum. Bence basketbolda en zor olan şey basit oynamaktır. Elimden geldikçe basit oynamaya oyunun bana getirdiği pozisyon ve yeteneklerimi doğru anda göstermeye dikkat ediyorum.
Sizce oyununuzun artıları ve eksikleri neler?
İlk olarak artılarla başlarsak; saha görüşümün ve şutumun iyi olduğunu düşünüyorum. Onun dışında pick&roll’leri iyi oynadığımı düşünüyorum.
Eksilere geçecek olursak daha kuvvetlenip kas kütlesi kazanmam gerekiyor.
NBA ve Avrupa arenalarında en sevdiğiniz takım ve oyuncu konusunda görüşleriniz neler?
İkisini de yakından takip ediyorum. Fakat savunma sertliği ve teknik kısmından dolayı Euroleague’i izlemekten daha fazla keyif alıyorum. NBA’de en sevdiğim oyuncu Trae Young ve takım olarak Los Angeles Lakers’ı söyleyebilirim. Avrupa’da Shane Larkin ve Vassilis Spanoulis'i beğeniyorum. Takımlarda ise favorim Real Madrid.
picture

Bilgehan Diril

Görsel kaynağı: Eurosport

Sizce ilerleyen yıllarda basketbolda daha ne gibi değişimler yaşanacak?
İlerleyen yıllarda şimdikinin aksine daha çok kısa beşler takımlarda yer alabilir. Her oyuncunun her pozisyonda oynayabilecek yeteneklere sahip olması ve fizikten çok atletik yapının daha önemli olacağını düşünüyorum. Ek olarak, dörtlük benzeri bazı kurallar ve yeniliklerin gelebileceğine inanıyorum.
Eğer basketbol kariyeri inşa etmek istemeseydiniz hangi mesleği yapmak isterdiniz?
Spor hep hayatımın içindeydi. Bu yüzden sporsuz bir hayat düşünemiyorum. Ancak et yemeklerine olan ilgimi ve büyürken içinde olduğum kalabalık sofraları düşününce restoran sahibi olmak ve sevdiklerimi ağırlamak bana hayatta keyif verirdi.
Favori film, dizi ve yemekleriniz neler?
Film olarak Yüzüklerin Efendisi ve Harry Potter serilerini seviyorum. Diziler de ise How I Met Your Mother ve Narcos’u takip ediyorum. Yeni tatlar denemeye çok açık değilim. Geleneksel lezzetlerden et ve et türevleri seviyorum.
Son olarak, “Şu oyuncuyla şu kupayı kazanmayı çok isterdim.” dediğiniz bir isteğiniz/hayaliniz var mı?
İlk olarak ileride iyi bir oyuncu olarak kabul edilmek istiyorum Türkiye veya Avrupa’dan bir takımla idolüm olan Vassilis Spanoulis ile birlikte Euroleague’i kazanmak isterdim. Tabii o zamana kadar basketi bırakmazsa…
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam