Aydan Çelik Ürgüp

“Şen olasın Ürgüp”, hemşehrilerinin heykelini dikececek kadar sevdikleri Refik Başaran’ın meşhur türküsü... Al kanlar içinde kalan Cemal’in hüzünlü hikâyesi...

Şen olmak bir temenni, bir dilektir o nağmelerde. En fazla, felekten çalınan bir gün.

Ama 15 Nisan Pazar sabahı Ürgüp’te, ozanın arzu ettiği cinsten bir şenlik havası vardı.

“Kültürlerin kardeşliği için pedal çeviriyoruz.” sloganıyla düzenlenen Kaçkar Bisiklet yarışlarının bu yılki adresi Kapadokya’nın bu tarihi ilçesiydi.

Çekmeköy Belediyesi ile Ürgüp Belediyesi şenliğe ortak imza atmışlardı.

Hatırlayacaksınız, Çekmeköy’ün her yıl bir başka belediye ile beraber organize ettiği yarışın geçen yılki paydaşı Mardin idi.

Sisler içinde yapılan “Taşkent”teki yarışın tadı halen damağımızdadır. Aşağıdaki linkler mevzunun meraklılarına bir fikir verecektir.

Güzel atlar ülkesi
Kapadokya, Dünya üzerindeki en müthiş parkurlardan biridir. Topoğrafyasından tarihine, kültüründen gökyüzüne kadar herşey, sanki dağ bisikleti için biçilmiş kaftandır. “Güzel atlar ülkesi” aynı zamanda bir “demir atlar” ülkesidir.

Parkur sadece bu ülkenin bisikletçileri için değil, dünyanın her yerinden gelen pedallar için bir mücevher değerindedir. 2007’de yapılan Avrupa şampiyonası’nda başta Julien Absolon, Jose Hermida gibi efsaneler olmak üzere birçok sporcu benzer cümleler kurmuşlardır.

Hâl böyle olunca, bölgede Türkiye ortalamasının hayli üstünde yarış ve bisiklet organizasyonu düzenleniyor. Bir önceki hafta Göreme’de C1 klasmanında yarış koşulmuştu mesela.

Barış içinde yarış
“Kültürlerin Kardeşliği” 7 ayrı kategoride yaklaşık 120 sporcunun yer aldığı bir yarış olarak sabah saat 10’da start aldı.

Yarışın başlamasıyla beraber başlayan yağmur, sporcuların finişe gelmesiyle beraber bitmeye karar verdi. (Bu durum organizasyonu yapan Kaçkar Bisiklet’in başına hep geliyor. Geçen yıl Mardin’de de benzer birşey olmuştu. Ve biz aynı espriyi yapmıştık. Kurumun adı böyle olunca, tepesinden yağmur çamur da eksik olmuyor)

Yağmur ve çamur bisikletçilerin genellikle sevdiği bir şeydir. Bizim gibi bisiklet aşıkları için de öyle...Yarışlara alışkın yöre halkının ilgisi yağmura ragmen iyiydi. Ürgüp’ün tarihi sokakları, konakları, peribacaları, çocukların neşeli tezahrüatlarını dinliyordu.

Bu tür özel yarışlar sadece izleyiciler için değil, profesyonel sporcular için de bir neşe vesilesidir. Resmi yarışların o gergin havasından uzakta pedal çevirirler. Bir çeşit antreman tadında yarışırlar. Amatörler ise, ustalarla aynı anda pedal çevirmenin hazzını yaşarlar.

Sonuçlar
Elit erkeklerde Türkiye şampiyonu Bilal Akgül ile, Büyükçekmece Spor Külübü’nden Gokhan Uzuntaş ilk turları birlikte geçtiler. Daha sonra Gökhan’ı kopartan Bilal rahat bir birincilik aldı. Gökhan ikinci, onun ardından gelen İranlı sporcu Sina Solouksaran ise üçüncü oldu.

Elit kadınlarda birincilik kürsüsüne Semra Yetiş çıktı, onu Esra Kürkçü, Esra’yı da Pelin Bayram takip etti.

U-23 klasmanında ilk üçü Ali Çakas, Kerem Anıl ve Cumhur Boyraz paylaştı.

Master’larda Nevzat Kıral, Kamil Akalp ve Oğuz Özçelik üçlüsü kürsüdeydi.

+38 yaş grubunda Bora Tirki’yi Cem Anamuroglu, onu da Erol Özbey takip etti.

+45 kategorisi kendi içinde en renkli rekabetlerden birine sahne oldu. Kemal Merkit, Birol Toraman ve Oğuz Çevik ilk üçü paylaştı.

Son kategori olan “Gençler”de ise kürsüde geçen yaz Yıldızlarda Balkan Yol şampiyonu olan Cebrail Şeker vardı. Onu Onur ve Serkan Balkan izledi.

Peribacaları'ndan Yel Değirmenleri'ne
Geçen yıl Mardin’de yarış koşulurken, aynı saatlerde Fransa’da da Paris-Roubaix yarışı koşuluyordu. Her iki yarışında leitmotifi ‘taş’ dı. Her iki yarışta taşa yazılmıştı.

Ürgüp’te de benzeri bir durum oldu. Yarış sona ererken Hollanda’da başka bir yarış, bir bahar klasiği 47. Amstel Gold Race başlıyordu.

Amstel Gold Race’in hakim görüntüsü tahmin edileceği gibi yel değirmenleridir. Ürgüp’teki yarışın hakim görseli ise Peribacalarıdır. Aradaki benzerliği bulmak için kelimeler dökmeyelim orta yere.. Söz aşağıdaki çizime kalsın.

Temenni
Yazıya bir temenni ile başladık, bir temenni ile bitirelim.

Bu tür özel yarışların hem bisiklet sporu, hem de “sivil” bisikletin gelişmesi açısından çok büyük önemi var. Özellikle belediyeler bu konuda çok kritik bir yere sahip. Dileriz Çekmeköy, Mardin, Ürgüp gibi örnek belediyelerin sayısı hızla artar.

Bu temenni gerçekleşirse Türkiye’nin 10 yıl içinde bir “bisiklet cenneti” olması işten bile değildir...

Emeği geçen herkesin eline sağlık.