Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

del bosque alper ocal

Eurosport
TarafındanEurosport

Güncellendi 01/07/2012 - 17:18 GMT+3

İspanya'yı finale taşımasına rağmen Euro 2012'nin en çok eleştirilen ismi olan Vicente Del Bosque'yi Alper Öcal yazdı.

del bosque

Görsel kaynağı: Reuters

İspanya bu gece İtalya'yı yenerse Del Bosque bir ilki başaracak. Dünya, Avrupa ve Şampiyonlar Ligi kupalarını kaldıran tek teknik direktör olarak tarihe geçecek.
Peki 50 sene sonra futbolu yorumlayacak olanlar, hayatta olursak bizler bu güzel oyunun tarihini anlatırken, nostalji yaparken sıra 2000'li yılların başına geldiğinde kaçımız Vicente Del Bosque diyeceğiz ? Öyle bir hocaydı ile başlayan cümleler kuracağız ?
Jose Mourinho'dan, Alex Ferguson'dan, Lippi'den, Guardiola'dan, Ancelotti'den ve hatta hiçbir şey kazanamamış Joachim Löw'den bahsederken hangimizin aklına Dünya çapında kazanılabilecek en büyük 3 kupayı kazanmış Vicente Del Bosque gelecek ?
Titanic bile batarken kaptanını meşhur etti. Edward Smith'in heykeli var İngiltere'de. Oysa Del Bosque hakkında kariyerinde Real Madrid ve İspanya'ya tarihinin en parlak dönemini yaşattırdığı halde itibarsızlaştaran yorumlar mevcut.
Mourinho aynı üçlemeyi yapma ihtimaline sahip teknik direktör olsa şu an, istisnasız her haberin, manşetin ve yorumun merkezine oturur ve krediyi toplardı. Del Bosque ise neredeyse borçlu çıkacak. Oynattığı futbola sıkıcı diyenler türedi. İspanya'nın başarısında aslan payı Aragones, Guardiola'nın Barcelona'sı arasında bölüşülürken, Galacticos'un kazandıklarında ise başkan Florentino Perez ve yıldızları odak oldu. Gelecek görülmediği için 2003'te takımı şampiyon yapmasına ve diğer başarılarına rağmen kovulmuştu.
Vicente Del Bosque açıkçası hiçbir zaman teknik yaratıcılığıyla sivrilen ya da karizmasıyla yöneten bir teknik direktör olmadı. Bilakis spotlardan uzak kaldığı için pasif bir karakter izlenimi veren ve takımları kendi kendine oynuyormuş algısı yarattı.
Perde arkası ise farklı. Onun şahikası başka. İletişim becerisi ve soyunma odasındaki egoları yönetmekte gizli.
Fernando Morientes'in L'Equipe gazetesine verdiği röportaja gidersek:
" Takımı geliştirirken oyuncuların kişiliklerine saygı duyuyor"
" Görmediğiniz, soyunma odasında kalan yeteneği tercihlerini ve sebeplerini her futbolcusuna yüz yüze, yalnız ve doğru kelimelerle anlatmasıdır."
" "Önceden şampiyon olurken bu futbolcularla bu şekilde oynandı, şimdi şampiyon olurken benim yolumla olacaksınız" derken kibirli değildir."
" Kırmızı çizgileri yoktur. Öğle yemeğinizde su yerine Cola içmek istiyorsanız içersiniz ama idmandan sonra sizden ne istendiğini tamı tamına anlarsınız"
" Detay üstadıdır, eğer sizden yakın direğe şut atmanızı istiyorsa doğru atana kadar 25 kez de olsa tekrarlatır"
Beşiktaş'ta belki de son madde yüzünden başarılı olamamıştır, temeli eksik pekçok futbolcuya detayları ne kadar anlatabilirsiniz ki, üstelikdilini bilmediğiniz bir ülke ve futbolcular karşısında.
Yıldırım Demirören ve Florentino Perez gibi karakter olarak çok zor iki başkan ve süperstarlar karşısında bile Del Bosque'nin bir kez saha kenarında ya da basın toplantısında kontrolü kaybettiğini hatırlamıyorum.
Aragones televizyon yorumcusu olarak Del Bosque'nin İspanya'sını eleştirirken ağzını açmamıştı.
John Benjamin Toshack çok daha sivri bir dille:
"Aragones ile Del Bosque'yi karşılaştırmam bile. Aragones, İspanya'yı gezdi, birçok kulüpte çalıştı. Del Bosque ise Madrid'den dışarıya burnunu bir kez çıkardı. Beşiktaş'taki dönemi utanç vericiydi. Ben o kulübü iyi tanırım. 2 yıl çalıştım. Türkiye'nin en büyük kulüplerinden biridir. Orada 2 kupa kazandım. Del Bosque ne yaptı? Beni 2. kez Real Madrid'e çağırdıklarında takım dağılmıştı. Yıldızların hepsi sorunluydu. O takımı ben toparladım, Del Bosque de benden huzur bulmuş takımı teslim aldı ve o sayede Şampiyonlar Ligi'ni kazandı.*"
dedikten sonra da tek satır cevap vermedi.
Real Madrid'den kovuluşu ve Perez hakkındaki soruya da "birisi size faydalı ve yeterince iyi olmadığınızı söylüyorsa konuyu orada kapatırsınız." demekle yetinmişti.
Soğukkanlılığı öyle bir raddeye geldi ki futbol üzerine espriler yapan bir sosyal medya hesabından şu fotoğraf yayımlandı.
Del Bosque ön plana çıkan, kaos ve kavgadan beslenen, meslektaşlarına veya rakiplerine agresif tavır takınan biri hiç olmadı. Kazanırken de çılgınca hareketlerde bulunmadı. İspanya milli takımı gibi sakinliği ve soğukkanlılığıyla işini yapmaya devam ediyor.
Akşam şampiyon olurlarsa biraz şampanya içip, olamazlarsa da doğrudan uyur.
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam