Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

Barcelona 2021

Eurosport Türkiye

Yayınlandı 06/11/2020 - 03:52 GMT+3

Ege Sanlav, Barcelona'daki son duruma dair yazdı.

Lionel Messi and Ansu Fati, Barcelona v Villarreal

Görsel kaynağı: Getty Images

Barcelona, müthiş olaylı geçen haftaların ardından sezonu 27 Eylül'de, evi Camp Nou'nun boş tribünleri önünde açtı. Karşılarında Unai Emery'nin Villarreal’i vardı. Futbolseverlerin beklentisi, kaotik bir-iki yılın ardından huzuru bulan Real Madrid ve o öğlen Granada’ya altı atarak lige başlayan Atletico Madrid ile bol çekişmeli bir şampiyonluk mücadelesi vermeleriydi.
Luis Suarez ve Ivan Rakitic gibi karakterler takımdan ayrılmış, Ronald Koeman gibi hem otoriter hem de kariyerinde en üst seviyede başarı bulunmayan bir teknik direktör başa getirilmiş, Bartomeu ile aralarında kopmakta olan fırtınalar nedeniyle Messi’nin üzerindeki spot ışıkları belki de hiç olmadığı kadar güçlenmişti; merak unsuru had safhadaydı. Fakat oyuncular tünelde bir araya gelip ardından yemyeşil çimlere ayak basarken belki atmosferi tanımlamak için kullanılabilecek en doğru söz, 'dingin'di.
Sezonun ilk golü, 15. dakikada geldi; Lenglet'nin savunmanın arkasına attığı topta Alba son çizgiye inip geriye çevirdi ve Ansu Fati de tam olarak olması gereken yerdeydi. Dört dakika sonra kontra atakta Coutinho, üçüncü bölgeye taşıdığı topu Ansu Fati'ye aktardı ve fark ikiye çıktı. 34'te ise Ansu Fati penaltıyı aldı ve Messi, topu Fati'den alarak golü attı. Sonuç, ilk yarının sonunda belirlendi; Messi'nin ceza sahasına giren Busquets'e yaptığı orta, Pau Torres'in topu kendi ağlarına yollamasıyla sonuçlandı. Barcelona'nın maçı kazanması ve kazandıranın Messi olmaması, değerli bir durumdu. Ve maçın ikinci yarısı boyunca Barcelona semalarına gönderilen yüzlerce havai fişeğe bakılırsa bu maçta verilen olumlu sinyaller, Katalanları heyecanlandırmıştı.
Yapbozun doğru yerdeki parçaları
Barcelona birkaç yıldır geniş bir kadroya sahip gibi gözükse de bu, aldatıcı bir genişlikti. Bu sezon ise gençler haricindeki oyuncuların sayısı 15'i geçmiyor.
Koeman, sezonun şu ana kadarki kısmında hücum dörtlüsü akıcı yapıda oynayan bir 4-2-3-1'i tercih etti. Bu sayede gerçek bir 9 numaranın yokluğunda nispeten güçsüz rakipler karşısında bol gol buldu. Geride De Jong, ileride Coutinho tarafından beslenen Alba-Fati sol kanadı, bu nispeten güçsüz rakiplerin yenilmesinde belirleyici rol oynadı. Kısa pas kültürünü korusalar da takıntılarla dizginlenmemiş bir geçişi de oyunlarına katmış oldukları göze çarptı. Topa sahip olma takıntılı üçlü orta sahayı kullanmaması da Barcelona için zamanı gelmiş bir değişiklikti. Takımın önemli bir değişimin ortasında olduğu aşikâr. Fakat makinenin bazı parçaları da zaten doğru yerdeler.
Oyunu geriden kurmaya başlarsak savunma hattında kısa vadede Jordi Alba (31) harika ve Pique (33) yeterli seçenekler olsalar da 4-5 yıllık bir planda kulübün ikisine de alternatif bulması şart. Halihazırda kadroda bulunan Junior Firpo ve Samuel Umtiti bu alternatifler olmaya adaylar ancak Firpo'nun takıma katılmasının üstünden yalnızca bir yıl geçmişken kadroda düşünülmediği haberlerinin çıkması, Umtiti'nin ise yıllardır kendini düzenli bir 11 oyuncusu olarak kabul ettirememesi, insana "Ne değişti ki?" dedirtiyor.
Barcelona's Argentine forward Lionel Messi celebrates scoring his team's second goal during the UEFA Champions League Group G football match between Juventus and Barcelona on October 28, 2020 at the Juventus stadium in Turin. (
Lenglet, defansın ortasında kalıcı olmak için emin adımlarla ilerliyor. Sağ bekte kulüp, Sergino Dest transferi ile doğru hamleyi yaptıklarını umuyor, böyle olup olmadığını zaman gösterecek.
Artık oyunun merkezi olmayan, topsuz oyun görevleriyle öne çıkan ve üçlüden ikiliye geçen orta sahada De Jong 11'in vazgeçilmez ismi olmuş halde. Yanındaki Busquets'in durumu ise Pique'ninkiyle benzer. Bu ikisi haricinde de Puig, Pjanic ve -Koeman'ın onu takımda istemediği söylense de- Alena, merkezde derinlik yaratıyorlar.
Takımın yeni kalbi hücum dörtlüsüne gelince... Coutinho, Bayern'den döndüğünden beri önceki Barcelona döneminden çok daha üretken görünüyor ve takımın sezona kötü bir başlangıç yapmamasının başlıca sebeplerinden. 17 yaşındaki sol kanat forvet Ansu Fati, şu anda Barcelona'nın sahip olduğu en değerli parça. Dünya futbolunun en heyecan verici oyuncularından biri ve sezona harika bir başlangıç yaptı. Driplingi en öne çıkan yeteneği olmasa da Barcelona gibi –bu durumu yumuşatmaya çalışıyor olsalar bile- oyuna hâkim olmayı karakteri olarak tanımlayan bir takım için paha biçilemez bir kilit açıcı. Elbette daha yeni başlıyoruz ancak bu sezon La Liga'da 1.2 gol beklentisinden 4 gol bulması, golcülük yeteneğini kanıtlar nitelikte.
Bir ay boyunca futbol dünyasının ana gündemi olduktan sonra sezona -anlaşılır şekilde- sönük sayılabilecek bir başlangıç yapan Messi, güçlü ısınma sinyalleri veriyor. Ayrıca şu anki akışkan hücum yapısı, ona uygun. Hem sağda, hem on numarada, hem de sahte dokuz olarak oynayabilir.
Yeniden kazanılmak istenen Antoine Griezmann, takıma katıldığı 2019 yazından beri sahada kayıp, kariyeri tam da zirveye ulaşıyormuş gibi gözükürken düşüşe geçmiş durumda. Koeman, ona geriden topu almak gibi skor katkısı haricinde görevler vererek omuzlarındaki yükü hafifletmek istese de takım arkadaşlarıyla arasındaki uyuşmazlık maçlarda gözle görülüyor. Bir futbolsever olarak onu Barça'da da Atletico’da olduğu gibi mutlu ve formda görmeyi istesem de şu anda en olası senaryo, formayı Trinçao ya da Dembele'nin alması ve Griezmann'ın da yakın zamanda takımdan ayrılması. 20 yaşındaki Portekizlinin de, 23 yaşındaki Fransızın da birinci sınıf bir takımın 11 oyuncusu olma potansiyeli var. Son olarak da bu oyuncular haricinde Pedri ve Konrad de la Fuente'yi kenardan dahil olurken izleyeceğiz sezon boyunca. Özellikle Pedri'den beklentiler yüksek.
Kış transfer döneminde kulüp, Luis Suarez’in ayrılışıyla ileri uçta açılan büyük boşluğu kapamaya çalışacak. Lautaro Martinez adayların başında geliyor. Ayrıca bence bir yıl içinde "Takımın iyiliği için ayrılmaya hazırım" diyen Pique'nin yerine üst düzey bir stoper de alınmazsa savunmadaki sıkıntılar takımın önüne geçmeye başlayacaktır.
Fakat transferler şu anda kulübün öncelik listesinin tepesinde yer almıyor, taktikler için de aynısı söylenebilir. Yıllardır Barcelona'da parçalar toplamı ile bütünün alakası yoktu. Önceki iki teknik direktör Quique Setien ve Ernesto Valverde'nin adam yönetimi hususundaki zayıflıkları, tatmin edici başarıların yakalanamayışında önemli bir sebepti. Bu açıdan her şeye rağmen belki de yönetim, Koeman'ı takımın başına getirerek doğru bir karar aldı. Barça, genç ve görece dar bir kadroyla yeniden yapılanıyor. Koeman da öğrencilerine yol göstermesi gerektiğini; otoriter, anlayışlı ve kendinden emin davranması gerektiğini biliyor.
Yönetim denklemleri
Bartomeu -kulübün ‘Avrupa Süper Ligi’ projesine katılmayı kabul ettiğini de açıkladığı 35 dakikalık bir konuşma ile- istifasını açıkladı ve normal şartlar altında Mart’ta yapılacak olan seçimler büyük ihtimalle ocak ayına çekilecek.
Onun yerini doldurması muhtemel adaylardan şu ana dek en faal olanı, iş adamı Victor Font. 48 yaşındaki Font'un 'Si al futur' ('Geleceğe evet') projesi, Messi sonrası Barcelona'yı daha La Masia'ya dayalı bir sistem ile kurmayı hedefliyor. Ayrıca kesin bir dille Xavi'yi teknik direktör yapacağını söylüyor. Carles Puyol ve Victor Valdes gibi kulüp efsanelerine teknik ekipte yer vermek de planları arasında.
Zuletzt immer umstrittener: Josep Maria Bartomeu
Bir diğer heyecan uyandırıcı aday, 2003-2010 arasındaki başkanlık döneminde futbol tarihinin en iyi ekiplerinden birini kuran Joan Laporta. O da Xavi ihtimaline kapıyı kapamasa da teknik direktörlük kariyeri Katar’da tek sezonla kısıtlı olan eski orta sahanın tecrübe eksikliği sebebiyle daha önce 2008'de de as takımın başına getirdiği Pep Guardiola'yı yeniden evine döndürmeyi, Xavi riskini almaya tercih ediyor. Laporta, bir efsane. Mutlaka birçok socio (Barcelona kulüp üyesi)da onun yeniden kulübü devralmasını isteyecektir.
Diğer adaylar Jordi Farre, Agusti Benedito, Toni Freixa ve Lluiz Fernandez (gelecek haftalarda adaylar daha da netleşecek, listeye eklenen ya da listeden çıkan isimler olabilir). Farre’nin Klopp vaadi epey ilginç gözükürken Benedito ve Freixa da Ronald Koeman’a uzun vadede güveniyorlar.
Tabii seçime kadar kulübü geçici yönetim yönetecek ve bu süreçte neler olabileceğine dair bilgimiz yok.
Futbol konusunda bilge biri olduğuna şüphem yok ancak Koeman’ın usta bir taktisyen olduğundan şüpheliyim; Bartomeu'nun, oyuncuları yeniden düzene sokup soyunma odasında "Patron benim" demesi için göreve getirdiği biri gibi görünüyor daha ziyade. Muhtemelen sezon sonunda yeni başkan onun yerine bir başkasını getirecek.
Bu 'başkası' olmak için en büyük iki aday Xavi Hernandez ile Pep Guardiola olsa da futbolda asla garantiler yok. Mesela Laporta, 2003'te adaylığını koyduğunda David Beckham'ı vadetmiş; kazandığında ise Beckham Real Madrid'e giderken o, Ronaldinho'yu Camp Nou'ya getirmişti. O zamanlar Beckham'ın markalaşma çabalarını futbolun önüne koyduğu, Ronaldinho'nun ise sonraki beş yılda çıktığı 207 maçta yaptığı 165 gol+asist ile takımın kazandığı kupalarda önemli rol üstlenip bir de Ballon d'Or kazandığı göz önüne alındığında herhalde birçok cule, bu anıyı "iyi ki" diyerek anıyordur. Demeye çalıştığım; önemli olan isimler değil, düşünceler. Ya da daha somut bir isim koymak gerekirse, karar mekanizması.
Başkan kim olursa olsun niyet, Cruyff'un total futbol felsefesinden doğan bir sistem ve çoğunlukla taze, genç, La Masia çıkışlı oyunculardan oluşan bir kadroyla kulübe yeniden ihtişamlı günler yaşatmak olacak.
Gidiyor mu, kalıyor mu: Leo Messi
İki olasılık da eşit derecede mümkün gözüküyor.
"Kulübe, ve başkana da, ayrılmak istediğimi söyledim." dedi Goal'e verdiği futbol tarihine geçen röportajda. Evet, tarihi bir dönem gerçekten de bu hala yaşamakta olduğumuz. Futbol tarihindeki en özel ilişkilerden biri... Bir yol ayrımında.
"Kenara çekilme zamanının geldiğine inanıyordum. Kulübün daha çok genç oyuncuya, yeni oyuncuya ihtiyacı olduğuna inandım ve benim Barcelona'daki zamanımın dolduğunu düşündüm." Uzun ve sancılı bir düşünme sürecinin ardından ayrılma kararı almasının nedenlerinden biri buydu. Kulübün Messi bağımlılığı, yenilenmesinin önüne geçiyordu. Çelişiyorlardı. Yönetimde ne kadar sözü geçer bir isim olduğunu bildiğimiz Messi; Pique, Alba, Busquets, Rakitic, Vidal, Suarez gibi arkadaşlarıyla beraber oynamak istiyordu. Kulüp ise Messi’yi istese de listedeki diğer oyuncuların yerini taze kan ile doldurması gerektiğini biliyordu. Bu, 11 mevkiden yalnızca birini ilgilendiren bir durum değildi. Messi de hayatını adadığı Barcelona'nın önünde bir engel oluşturduğundan rahatsız oldu şüphesiz.
"Her şey benim için çok zor hale geldi ve bir noktada yeni hedefler aramayı düşünmeye başladım. (...) Hep burada bitirmek istediğimi söyledim, hep burada kalmak istediğimi söyledim. Bir proje ile kulüple kupalar kazanmayı, Barcelona efsanesini büyütmeye devam etmeyi istediğimi... Gerçek şu ki, uzun zamandır ne bir proje ne de bir başka şey var. Sorunların üstünü geçici olarak, gelişigüzel kapıyorlar. (...) Derince düşündüm. En üst düzeyde mücadele etmek, kupalar kazanmak, Şampiyonlar Lig'inde mücadele etmek istiyorum. Kazanabilirsin de kaybedebilirsin de, sonuçta çok zor. Ama rekabetçi olmalısınız. En azından mücadele edelim ve Roma’da, Liverpool’da, Lizbon’da saf dışı kalmayalım. Bütün bunlar verdiğim kararda etkiliydi. Gitmek istedim çünkü futboldaki son yıllarımı mutlu geçirmeyi düşündüm. Ve son zamanlarda, kulüpte mutluluğu bulamadım." İkinci büyük sebep de buydu. Barcelona, birkaç yıldır dünyanın en iyi kulüplerini sayarken ilk akla gelenlerden değil. En heyecan vericilerden biri hiç değil. Muazzam bir projenin kalıntılarıyla yaşıyorlar ve rekabetçilikten uzaklar.
Peki ya sezon sonunda, sözleşmesi bitince, Messi’nin fikrini değiştirmesi için ne değişmiş olabilir ya da değişebilir?
İlk olarak başkan değişimi var tabii. Yeni başkanın ilk hedeflerinden biri, ayrılması durumunda kulübün her anlamda büyük kayba uğrayacağı Messi’yi kalmaya ikna etmek olacak. Bu noktada kulübün -uzun vadede değil, hemen sonraki yıl; zira Messi 33 yaşında- Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuna oynayacağını vadetmesi fark yaratabilir fakat bu inanılır bir hedef mi bilmiyorum. Böyle bir hedefe ulaşmak için takıma büyük eklemeler yapmak gerekir ki yıllardır yaptıkları hata da bu Galacticosvari modelle isabetsiz transferler yapmak değil mi zaten? Bu bir çelişki yaratır.
Birçok kişisel, küçük bileşen var muhakkak verilecek bu kararda, birçok kararda olduğu gibi. Belki de kadrodaki yeni çocuklara ısınır, onları sever, onlara yardımcı olmaya karar verir...
Kadroya büyük eklemeler yapmak yerine eldeki gençler ve küçük dokunuşlarla bir şaheser yaratmak üzere usta bir teknik adam ile anlaşılabilir mi? Kim Messi’yi kalmaya ikna edebilir? Vatandaşı Pochettino? Mentoru Guardiola? Arkadaşı Xavi? Liverpool’dan ayrılan bir Klopp? Şaşırtıcı bir kararla teknik direktörlüğe dönen Arrigo Sacchi?
Kalması da gitmesi de eşit miktarda olası gözüküyor. Artık her geçen yıl performansının düşmesinin bekleneceği bir yaşta ve bu sebeple bu bir-iki yıl onun için daha da değerli, bu bir-iki yılı en iyi şekilde geçirmeyi isteyecek. Soru, bu ‘en iyi’ tanımını nasıl yapacağı. Manchester City ile Şampiyonlar Ligi kovalayıp Premier Lig’i deneyimlemek mi onu daha mutlu edecek yoksa 19 yıldır yuvası olan Barcelona’da kalmak mı? Genç bir takımın yükselişine yardım etmeyi yeterli bir mücadele olarak görecek mi? Bu genç takımın ne kadar zamana ihtiyacı olduğunu düşünüyor? Sorular uzayıp gidiyor.
Saha dışı etkileri bir yana, ayrılışı, Barcelona'nın sahada oluşacak yaratıcılık ve yetenek eksikliğini kolektif çalışma ile kapatması gerektiği anlamına gelir. Ya da belki 'modern futbol ile tanışma süreçlerini hızlandırır' demek daha doğru olur.
Bu, yazılmaya devam eden en iyisinden bir hikâye. Bol duygulu, epik, hem gerçekçi hem de yer yer masalsı... Ve ben, muhtemelen her futbolsever gibi, bu hikâyenin mutlu son ile bitmesini istiyorum. Heyecan verici bir Barcelona ve -Katalonya’da ya da değil- keyfi yerinde bir Messi ile...
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam