İspanya Kral Kupası - El Clasico öncesi Barcelona ve Tito Vilanova

Pep Guardiola, tarihin en iyisi olarak adlandirilan Barcelona’yi arkasinda biraktigi zaman birikinler, Tito Vilanova’nin gelmesiyle büyük bir soru isaretine dönmüstü. Barcelona kendi standartlarina göre basarisiz olmustu ve nöbeti adi sani bilinmeyen bir adamin devralmasi çogu kesim tarafindan elestirilmisti. Yaniliyorlardi; Tito, Pep’i duygusal olarak unutturmasa da, sessiz ve derinden ilerleyerek simdiden bir çok önemli rekorun altina imzasini atti.

Öncelikle Guardiola’nin gerek taktiksel gerek de psikolojik olarak yarattigi devrime hiç dokunmadi Vilanova. Zaten yapacagi köklü degisikliklerin sonuçlarina da katlanamazdi. Elinde oturmus bir kadro vardi ve Barcelona’yi en az Pep kadar taniyordu. Ufak dokunuslarla La Liga tarihinin en iyi baslangiç yapan takiminin teknik direktörü unvanini kisa sürede eline geçirdi.

Barcelona’nin nasil bir oyun yapisi oldugunun az çok herkes farkinda. Vilanova’nin artilari hanesine yazilacaklar arasinda ilk basta oyuncu rotasyonunu en verimli sekilde kullanmak yazilabilir. Takimin kilit bölgeleri ve isimleri arasinda bile yaptigi degisikliklerle çogu isimden sikça verim aldi. Ikinci olarak ise saha içinde isler kötüye gitmeye basladigi zaman çekinmeden müdahale edebilen bir yapisi var. Çogu zaman Busquets’i, Katalanlar’in 3-4-3 sistemi islemediginde klasik stoper gibi oynatip avantaj yakalayabildigini gördük. En önemlisi ve ilgi çekici olani ise Levante ile oynadiklari maçta sahada 11 La Masia çikisli oyuncuyla mücadele etmis olmalari. Cruyff’un mirasi, Van Gaal ve Guardiola’nin özendigi sistem. Tito, genç oyunculara da genellikle yeteri kadar zaman verdi. Thiago’nun belirli bir seviyeye simdiden geldigini bir kenara birakirsak, Tello 22, Montoya ise 18 maçta kendine forma sansi buldu ve iki oyuncunun da aldigi süreler 1000 dakikanin üzerinde.

Aralik ayinda nükseden hastaligi ve geçirdigi zorlu süreç sonrasi takimin basina tekrar dönen teknik adamin, El Clasico’da sürpriz bir kadro ya da alisilmadik bir taktikle sahada olmasini kimse beklemiyor. Bu sezon Real Madrid’i hiç devirememis olmasi bir handikap. Karsisinda ne kadar omuzlarindaki yük hayli artmis da olsa bir Mourinho var ve Portekizli’nin de her zaman bir plani var. Ama Tito’nun da Guardiola’nin altini çizdigi gibi saglam bir kisiligi. Sogukkanlilik asikar ancak Barnabeu’da baskinin altindan kalkarsa derbi zaferi rahatlikla gelir. Gerçi Barcelona’nin kazanmasi durumunda gider ve galibiyet hanesine bir çizgi daha çeker, fazlasi degil.