Kadınlar Dünya Kupası raporu: Beşinci gün

Dün kupada iki maç vardı. Günün ilk maçında eski şampiyonlardan Japonya ile Arjantin karşı karşıya geldi. Bahis şirketleri, maç öncesinde Japonya’nın farklı galibiyetini bekliyordu. Ancak deneyimsiz Arjantin, rakibini maç boyunca zor durumlara soktu. Güney Amerikalılarda özellikle 10 numaralı Banini büyük beğeni topladı. 2015 yılında uzun süre maç yapmaığı için FIFA klasmanından düşürülen Arjantin, rakibinden 0-0’lık beraberliği koparırken, ülkesinde de dikkatleri üstüne çekti.

Günün ikinci maçında Kamerun, Kanada karşısında benzer bir sürpriz yapmaya çalıştıysa da Kadeisha Buchanan’ın golüne engel olamayınca sahadan 1-0 yenik ayrıldı. Kanada, ilk maç itibarıyla favori ünvanını çok hak edemezken; Kamerun, bu kupada da sürpriz yapma ihtimalini bu yenilgiye rağmen sürdürdü.

Bugün üç maçlık menüye geri dönüyoruz. TSİ 16’da günün ilk maçı Kanada ve Kamerun’un grubunda Yeni Zelanda ile Hollanda arasında. Hollanda bu kupaya Avrupa şampiyonu ünvanıyla geliyor. Son hazırlık maçlarında da oldukça iyi gözüktüler. Özellikle Avustralya karşısında alınan 3-0’lık galibiyet, bugünkü maç için ölçüt sayılabilir. Hollandalıların en büyük avantajı, hücum silahları Van de Sanden, Martens ve Miedema’nın son derece formda olması. Bu üçlü son üç hazırlık maçında yedi gol buldu. Buna Van de Donk’un Şili maçındaki dört golünü de ekleyince, Hollanda bir hayli umut vadediyor. Yeni Zelanda ise Amerika Birleşik Devletleri’nin eski hocası Tom Sermanni yönetiminde tehlikeli bir takım, ancak istikrarlı değiller. Takım, ay başında İngiltere’yi deplasmanda yenerek dikkat çekerken, hemen sonrasında zayıf Galler’e yenildi. Aynı şekilde Norveç’i yenip, Kore’ye yenildiler. İyi gününde her takıma zorluk çıkarabilirler, ancak o günün hangi gün olacağı hep belirsiz.

Günün ikinci maçında TSİ19’da, Şili ile İsveç karşılaşacak. Şili, yaptığı Copa America ev sahipliğinden Dünya Kupası kalifikasyonunu çıkararak büyük bir başarıya imza attı. Ancak bu sene yaptıkları hazırlık maçlarında aldıkları skorlar, Dünya Kupası için biraz cesaret kırıcı. Şili, 2019’da oynadığı hiçbir maçı kazanamazken, geçtiğimiz günlerde izlediğimiz mütevazi Jamaika’ya iki kez yenildi. İsveç ise kupaya yeni bir hocayla ve ilk kez Lotta Schelin’siz geliyor. Hazırlık maçlarında çok istikrarsız bir görüntüçizdiler. Yeni hoca Gerhardsson kadroda gençleştirmeye gitmiş olsa da hâlâ tecrübeli yıldızlara sahipler. Özellikle büyük ihtimalle son kupasını oynayan defans efsanesi Nilla Fischer ve kaptan Caroline Seger için bu kupa çok önemli. Favoriler listesinde en üstlerde değiller, ama Şili karşısında zorlanmaları düşük ihtimal.

Son maçta ise TSİ 22’de büyük favorilerden Amerika Birleşik Devletleri, Tayland karşısında sahne alıyor. Son şampiyonun hedefi, hiç kuşkusuz, ünvanını korumak. Bunu yapabilecek güce sahipler, ancak benzer güçte rakipleri de var. Yılın başında Fransa’ya yenildiklerinden beri bir daha maç kaybetmediler, son beş hazırlık maçında da rakiplerini en az üç golle yendiler. Julie Ertz ve Megan Rapinoe’nun iyiden iyiye takım liderine dönüştüğü, harika bir kadroları var. Tayland ise üst üste ikinci Dünya Kupası'na katılma başarısı gösterirken, son beş hazırlık maçında ABD’nin tam tersi bir performans göstererek, tüm maçları kaybetti. Özellikle kupaya gelemeyen Belçika karşısındaki farklı mağlubiyet alarm çanlarını çalacak cinstendi. Tayland, bu kupanın uluslararası tecrübesi en düşük ekibi. ABD doğumlu iki oyuncusu dışında, tüm oyuncular yerel ligden. Bu arada takımın danışmanı, 2009’da Hollanda’yı çalıştıran ve gelişmekte olan kadın futbol programlarına yaptığı büyük etkiyle tanınan Vera Pauw. Pauw’un daha evvel görev yaptığı Çin ve Güney Afrika, büyük gelişme kaydetti. Tayland da uzun vadede benzer bir faydayı görmeye çalışacak. Ancak bugün için büyük bir mucizeye ihtiyaçları var.

Bugün Avrupa Şampiyonu Hollanda’nın aynı formu koruyup koruyamayacağına, İsveç’in hâlâ favoriler arasında sayılıp sayılamayacağına ve Amerika’nın kupaya nasıl bir giriş yapacağına dikkat edeceğiz. Ayrıca Hollanda’da Miedema’ya, İveç’te Blackstenius’a, ABD’de Pugh’a kupanın gizli yıldız adayları olarak dikkat etmekte fayda var.

Hollanda-Yeni Zelanda maçının beklendiği gibi çekişmeli geçmesini, Şili ve Tayland’ın rakipleri karşısında dağılmamasını umuyoruz. Ayrıca tek golle geçen pazartesinin ardından, mümkünse bol gol umuyoruz.

Dünya Kupası’nda takımların yaş ortalaması 1991’den beri düzenli olarak yükseliyor. 1991’deki ilk kupada yaş ortalaması 23’tü. 1995-1999-2003 kupalarında ortalama 24’ken, bugün yaş ortalaması26 yıl 6 ay. Bunu takımların geçmişte dar oyuncu havuzu nedeniyle genç oyuncularla gelmek zorunda kalmasıyla açıklamak mümkün. Yani yaş ortalamasının artması, kadın futbolunun gelişmesi ve oyuncu sayısının artmasıyla ilgili. Bu kupanın en yaşlı takımı ise 29 ile ABD. Amerika’da genç bir oyuncunun ülkenin en iyi 23 ismi arasına girmesi artık çok zor. Ancak 20 yaşındaki Tierna Davidson ve 21 yaşındaki Mallory Pugh bunu başardılar.