Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

UEFA Avrupa Ligi - Yazarların kaleminden Fenerbahçe

Eurosport
TarafındanEurosport

Güncellendi 12/04/2013 - 12:02 GMT+3

Spor yazarları, Lazio'yu eleyerek UEFA Avrupa Ligi'nde yarı finale yükselen Fenerbahçe'nin başarısını kaleme aldı.

UEFA Avrupa Ligi'nde yarı finale kalan Fenerbahçeli futbolcuların sevinci

Görsel kaynağı: AA

Rıdvan Dilmen / Sabah
Gerildik, strese girdik ama sonunda tarihi başarıyı gördük. gruplar dahil olmak üzere gazozuna Mönchengladbach maçı hariç mağlubiyeti hiç yok Fenerbahçe’nin. Fransız takımı, Alman takımı, Çek, Belarus… Ve son olarak gerçekten iyi bir ekip olan İtalyan takımı. bu maçlarda sadece bir mağlubiyet; o da bildiğiniz gibi çakma maçta!
Fenerbahçe, Aykut Kocaman’la Avrupa standartlarında bir takım oldu. Çok dengeli, savaşan ve organize bir takım.
Fenerbahçeliler Caner’le ilgili iki cümleden başka bir şey kullanmıyor: “Yapma Caner, Aslanım Caner.” Ortası hiç yok. dün yapma dedikleri de oldu, aslanım dedikleri de. Ama tehlikeli Lazio sağ kanadında Ziegler’e çok yardımcı oldu. Ama Fenerbahçe o kadar büyük ki geçen seneden sonra çabuk toparlandı, üç kupada yol devam ediyor. Bütün oyunculara helal olsun. Ama başta Aykut Kocaman, Fenerbahçe ve futbol tarihine geçmiştir. Ona bu imkanı sağlayan Aziz Yıldırım’ı unutmamak lazım.
Uğur Meleke / Milliyet
Fenerbahçe, 8 çeyrek finalist içinde Avrupa Ligi’nin en golcüsü olan Lazio’ya 180 dakikada sadece bir-iki kez çerçeveyi göstererek kupanın son dördüne kalmış durumda. 15 Mayıs’ta Amsterdam’daki finale çıkmak için sarı-lacivertlilerin önünde belki de birini kazanması yetecek yalnızca iki maç var. Fenerbahçe son dördün en iyi savunma yapan takımı gibi gözüküyor, üstelik kilitlenen maçları iyi korner organizasyonlarıyla, Gökhan’la, Bekir’le, Egemen’le çözebiliyor. Hem gururlu, hem de çok umutluyuz: Eğer büyük bir şanssızlık yaşamazsak 15 Mayıs’ta Amsterdam’da bir Türk takımını Avrupa Ligi finalinde izlemek için heyecanla bekliyoruz artık... Teşekkürler çocuklar, bize Avrupa’da Nisan sonunu gösterdiğiniz için. Teşekkürler çocuklar, bize Avrupa Ligi finali hayali kurdurduğunuz için...
Bağış Erten / Radikal
Hangi Fenerbahçeli bu sezon başında Avrupa’da yarı final oynayacaklarını öngörebilirdi ki? Sezon başını geçtik, neredeyse bir ay öncesine dek buna inanan kaç kişi vardı acaba? Hatta bu maçın devre arasında bile emin değillerdi. Geçen yılın kabusundan sonra, Alex’i gönderdikleri sezonda, başkanın hapisten çıkışının seneyi devriyesi gelmemişken, teknik direktörün istifa edip döneli birkaç ay olmuşken Avrupa’da buraları görmek... Anlaşıldı, söz konusu olan Fenerbahçe olduğunda her şey mümkünlerin kıyısında.
Arada şu gerçeği de kaynatmamalı. Kiminle oynarsanız oynayın ve ister Chelsea olun, ister Barcelona Avrupa’nın hangi kupasında yarı finale çıksanız bu büyük başarıdır. Çok değil 20 sene önce bunun adına tarih yazmak derdik, unutmayın.
Ve Fenerbahçe tarih yazmaya devam etti böylece. Bir sezonda en fazla Avrupa Kupası maçı oynayan ekip olma rekorunu egale ettiler. Yetmedi, bu kupada deplasmandaki altıncı maçlarında da yenilmediler. İlk defa bir İtalyan takımına deplasman yenilmediler ve yine ilk defa bir Çizme ekibini ikili eşleşmede elediler. Aslında beklenenden de zor kazanmışlardı, ama kimin umurunda! Tabelaya bakalım, göbek atalım.
Atilla Gökçe / Milliyet
Fenerbahçe’nin savunma ve kontrol oyunu, Aykut Hoca’nın Meireles’in yanında Selçuk’u görevlendirmesiyle daha baştan bir niyet mektubu taşıyordu. Sessiz stattan yarı finali alır giderim, mesajı veriyorlardı. Kontrol oyununda Kuyt, sadece mücadele ediyor, Webo yalnız adamı oynuyor, Caner her şeye rağmen, topu ileri taşıma oyunu hücuma döndürme konusunda ısrarla çaba gösteriyordu. Bu oyunda Cristian’ın yaratıcı katkılarını boşuna bekledik. Buz gibi, heyecansız, hevessiz, derinliği ve etkinliği olmayan bir oyalama gösterisinden başka hiçbir şey yapmadı Lazio, erken goller bulabilirdi. Ama Volkan’ın inanılmaz kurtarışlarıyla sıkıntıya girdiler. Fenerbahçe kalecisi, sadece 1 kez mağlup oldu. O da 60. dakikada... Lulic’in golü dışında hiçbir topa seyirci kalmadı.
Aykut Kocaman, genç Salih’i oyuna alınca, Fenerbahçe’nin gole de nihayet niyetlendiğini anladık. Zaten o girer girmez, Fenerbahçe Salih’le birlikte ceza alanında çok adamla görünüverdi. Caner’in attığı beraberlik golü, böyle çok adamlı baskının ödülü.
Bu tur yarıda bırakılır mı? Finale kadar koş Fenerbahçe... Koş ve kazan...
Okay Karacan / Zaman
Fenerbahçe inanılmaz bir sezon yaşıyor. Liginde şampiyonluğun iki güçlü adayından birisi, Türkiye Kupası’nın iki büyük favorisinden biri ve dün geceki Avrupa performansı ile UEFA kupasının yarı finalisti.
Böyle bir parkuru stratejinizi sürekli oynayıp rakibe topla üstünlük sağlamak üzerine değil, rakibe göre planlar yaparak yürürsünüz.
Salih yerine Selçuk tercihi daha defansif karakterde başlayıp duruma göre ofansı düşünmek üzerineydi. Nitekim İtalyan takımının bir saat arayıp bulduğu golün ardından oyuna giren Salih ile Fenerbahçe de değişti.
Lazio yorulmuştu. Salih daha önceki Plzen maçında oyuna girip golü atmıştı. Dün yine girdi ve gol geldi. Yine şans meleği gibiydi çocuk. Caner takımına gol yediren hatayı yapmasına rağmen beraberlik golünü attığı için kendini affettirdi.
Tek kelimeyle sadece dün gece için değil 12 UEFA gecesi boyunca stratejisine akıl ve sabır işleyen Fenerbahçe’ye bravo.
Rüştü Reçber / Vatan
Fenerbahçe ilk maçta elde ettiği 3-0’lık avantajla Roma’daydı. İlk maçı göz önüne alırsak Roma’da elenmesi de mucize gibiydi Fenerbahçe’nin. Fakat futbol değişkenlik gösteren ve anlık bir oyun olduğu için her zaman dikkat edilmeliydi. Fenerbahçe öncelikle agresif, sert, iyi savunma yapan, zaman zaman da oyunu soğutmaya yönelik hareketler içinde olmalıydı. Nitekim de Fenerbahçe, ilk yarı boyunca daha çok savunma yapan, rakibe pozisyon vermeyen, ileride sadece Webo’yu oynatıp, geride kalan tüm oyuncularıyla rakibi sindirmeye yönelik bir oyun sergiledi. Rakibin tehlikeli özellikleri vardı tabii ki. Bunların en başında kontratağa çıkmaları, çabuk oynamaları ve duran toplar geliyordu.
Ama Fenerbahçe bu özellikleri ortadan kaldırdı ve sadece rakibine şut imkanı verdi. Atılan şutların bir çoğu da isabetsizdi. İsabetli olanları da Volkan başarıyla savundu.
Defans hattı çok başarılıydı Fenerbahçe’nin. Özellikle Yobo-Egemen ikilisi, önlerinde Selçuk ve ileride de Kuyt, iyi bir oyun ortaya koydular. Caner’e ayrı bir parantez açalım... Futboluyla Fenerbahçe’ye özellikle son maçlarda çok büyük katkı sağladı.
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam