Popüler Sporlar
TÜM SPORLAR
Tümünü göster

“Yaramaz” çocuk ile aile bağı, yükselişinin sırrı ve gelecek hedefleri üzerine

Eurosport Türkiye

Yayınlandı 07/05/2020 - 13:27 GMT+3

Judd Trump, günümüz snooker’ının en iyi oyuncularından biri. Peki onu, saç modeliyle gündemde olduğu ve Twitter hesabını açtığında kendisini “yaramaz çocuk” olarak nitelendirdiği günlerden bir röportaj ile tanımaya ne dersiniz? Kuzey Kılıç’ın çevirisi.

Judd Trump

Görsel kaynağı: Eurosport

*Bu röportaj 2011 İngiltere Şampiyonası’nda Judd Trump şampiyon olduktan sonra Evening Standard sitesinde yayımlanmış ve Kuzey Kılıç tarafından uyarlanarak Türkçe’ye çevirilmiştir.
Judd, York’taki ilk maçından yalnızca birkaç hafta önce kendisine bir Twitter hesabı açmaya karar verdi. Profiline, “yarı zamanlı snooker oyuncusu, tam zamanlı uluslararası playboy” yazdı ve Şampiyona boyunca, etkileyici bir oyun anlayışı sergileyecekti.
Romford’da antrenmanını tamamlayıp yanıma geldiğinde bütün bunları dalga geçmek için yaptığını belirten 22 yaşında bir çocukla tanışıyorum.
“Arkadaşım Adam Duffy (O da profesyonel snooker oyuncusu) ilk maçımdan önce yanıma geldi ve şakalaşıyorduk. Yaramaz olmak ve buna benzer şeyleri kullanarak tweet atmanın eğlenceli olacağını düşündük, olabildiğince fazla röportaj yapmaya çalıştık. Bunu Twitter’ı kullanmaya yeni başladığım için yaptım, sadece bir şakaydı. Basın ise bunu alıp ‘yaramaz snooker’ olarak tanımladı ama yaramaz olan belirli bir atış yok, gerçekten.”
picture

Judd Trump

Görsel kaynağı: Eurosport

Ona snooker’a canlılık getirmeye çalışan Barry Hearn’ün kendisi hakkında, “çılgın saç stiline sahip” nitelendirmesi yaptığını söylediğimde şaşırıyor. Saçlarını bir kez düzelttikten sonra, “Hangi konuya dair bahsettiğini bilmiyorum. Belki bu saç modeli yaşlı insanlar için çılgınca ama benim yaş grubum için gayet normal.” diyor.
Trump, diğerleri gibi, turnuvada oynarken kalabalık karşısında şov yapmayı seviyor, “O zaman biraz daha hızlı oynuyorum, agresif ve saldırgan tarzda, bazen diğer oyuncuların yapamayacağı birkaç çılgın atışı deniyorum. Birçok oyuncu yalnızca kazanmak için orada, güzel bir oyun sergilemese bile kazanmak istiyorlar. Ben ise kalabalığın motiveye, oyuna dâhil edilmeye ihtiyaç duyduğunu biliyorum. Çılgın vuruşlar deneyip kalabalığın zevk aldığından emin olmaya çalışıyorum.”
Higgins ve O’Sullian’ın bu bağlantıyı kaybettiği konusunda ısrar ediyor. Higgins, kendi çizgisini yok etti, White hedonizme sahipti. O’Sullivan ise sporla yaşadığı aşk-nefret ilişkisinde en son York’ta Trump’a yenildikten sonra yine emekli olma noktasına geldi.
Trump’ın raylardan çıkma korkusu yok. “Ben iyi olduğumu düşünüyorum. Her şey yolunda ve gerçekten de iyi bir aile eğitimi aldım. Onlar gibi olduğumu sanmıyorum.”
Kamyon şoförü olan babası Steve ve annesi Georgina için ifade ettiği şükran sayesinde her ebeveynin sahip olmak isteyeceği bir çocuk.
“Ailem, başarılarımda büyük bir pay sahibi. Babam Pazartesi ile Cuma günleri arası çok uzun saatler boyunca çalışıyordu, ülkede her yere gidiyordu. Hafta sonları eve geldiğinde beni turnuvaya götürüyordu. İlk turnuvama 14 yıl önce sekiz yaşımdayken gitmiştim. Babam beni bu turnuvaya ve sonrakilerine götürdüğü sıralarda izinli değildi, yapmak istediğim şeyi yapabilmem için hayatını adadı.”
Judd Trump
Ve bu aile desteği, dünyanın en uç noktalarında bile onu izlemeye gelen arkadaşları sayesinde katlanarak büyüyor. “Yurtdışındaki turnuvalarda çok yalnız hissediyordum bu nedenle Bristol’da okuldan birkaç arkadaşımı turnuvalara götürmeye karar verdim. Böylece aklımı dağıtıp oyundan keyif alıyordum. Çin’e birini götürürsem ücretini öderim ama burada öyle bir şey yapmam.”
Nisan ayında Çin Açık’ı kazandığında Bristol’den eski bir arkadaşı Ryan Summers, birçok Çinlinin ortasında onu izliyordu.
Trump bu yıl ayrıca, John Higgins’le Dünya Şampiyonası finali oynadı fakat ikinci oldu. Bu başarılar Trump’ı dünya beş numarasına kadar yükseltti fakat o, yeni hedefini şimdiden belirlemiş: “Gelecek yıl 23 yaşıma geldiğimde dünya bir numarası olmak istiyorum.”
Profesyonel oyuncu olması onu yalnız kaldığı Bristol’deki evinden Romford’a geçmesini ve yeni jenerasyon snooker oyuncularından olan Jack Lisowski ile aynı evi paylaşmasını sağladı.
Trump, 2005’te snooker profesyonel sıralamasına girdiğinde Tiger Woods’un golfte profesyonel olduğu dönemki gibi hayranlık ile karşılandı.
Onun amatör dönemdeki sayıları Tiger’ın rakamları kadar etkileyici olmasa da kötü değil: İngiltere’de ilk 15 yaş altı galibiyetini 10 yaşındayken aldı ve 14 yaşına geldiğinde Dünya U21 seviyesinde yarı final oynadı. Bu turnuvada 147 yaparak Ronnie’nin “En genç 147 yapan oyuncu” rekorunu kırdı: “Bunu yapacağımı biliyordum, bu nedenle biraz baskı hissediyordum ama kendi çizgimden şaşmadım ve yaptım. Sahip olduğum en iyi rekorlardan biri. Önümüzdeki 20 yıl boyunca bunu kırmak çok zor olacak.”
Judd Trump
Amatör oyundaki tüm başarılarının ardından profesyonel dönem onun için bir nevi farkındalık anlamına geliyordu. “İşlerin biraz daha kolay olacağını düşünüyordum. Fakat zannettiğinizden çok daha fazla kaliteli oyuncu var, zirveye ulaşmak zor. İlk üç-dört yılda zorlandım. İlerlediğimi düşünmüyordum ve ayrıca antrenman partnerim olup gelişimime katkı sağlayacak kimse yoktu.”
2009-2010 sezonunda son 32 turunun ötesine geçemiyordu. O dönemlerde, Bahreyn’de, Django Fung ile tanıştı. Fung, 30 yıldır İngiltere’de yaşayan bir Asya vatandaşıydı.
Geçtiğimiz Ocak ayında Trump, Fung’un Romford’daki snooker akademisine katıldı ve böylece kariyeri yükselişe geçti.
“Oradayken iyi vuruş yapabildiğimi hissedebiliyordum. Akademileri harika. Tamamen antrenman yapmak için kurulmuş, dikkat dağıtan bir şey yok. İşinize devam edip rekabete hazır olmanızı sağlayan bir yer. Normal bilardo kulüplerinden çok farklı.”
Romford’a taşınmasının nedenlerinden biri de Fung’un Trump’ın çocukluk kahramanı olan O’Sullivan’ı da çalıştırmasıydı. “Sekiz yaşıma kadar bir sonraki Ronnie O’Sullivan olmak istiyordum.” diyor. Şimdi ise bu iki adam sık sık birlikte çalışıyorlar ve Trump’ın kazandığı başarılardan da belli olduğu gibi o, kendi kimliğini yarattı. “Gençken Ronnie ile oynadığımda aşırı baskı hissediyordum. Artık bunu hissetmiyorum.”
Steve Davis’in Ronnie’nin emekli olması gerektiğini ve snooker’ın onu özlemeyeceğini söylemesine rağmen Trump, idolünün bir süre daha masa başında olacağına inanıyor.
“Oyunun Ronnie’e ihtiyacı yok. Oyun, onsuz da devam edebilir. Birçok iyi oyuncu geliyor. Önümüzdeki birkaç yıl içinde tahtı ondan devralan birisi olacak. Her zaman bu oyundan ayrılmaktan, emeklilikten bahsediyor, bu nedenle snooker’ı benim kadar sevmediğini düşünüyorum ama hâlen daha kazanmayı istiyor, kupa kazanmak için aç. Ve sanırım uzun bir süre daha burada kalacak.”
Judd Trump & Ronnie O’Sullivan (solda)
Trump, O’Sullivan’a oranla Higgins ve Mark Selby’i en büyük rakipleri olarak görüyor, “İkisi de farklı oyun anlayışına sahipler Mark biraz daha güvenli ve yavaş oynuyor. John çok sağlam, her anlamda harika bir oyun anlayışına sahip, son 10-15 yılın en istikrarlı ismi. Ama artık kimseden korkmuyorum. Sadece dünyanın en iyisi olmak, zirveye çıkıp bunu mümkün olduğunca istikrarlı hâle getirmek istiyorum. Küçüklüğümden beri amacım buydu.”
Ve onu bu amacından dikkat dağıtma yoluyla saptıracak olan bir kız arkadaşı yok. “Bu çok fazla dikkat dağıtıcı. Çünkü dünyayı her zaman gezerken başka bir insanı kendim gibi mutlu etmeye çalışmam zor. Yine de evlenmek için çok fazla zamanım olacak. Belki beş-altı yıl içinde evlenirim.”
Hiç şüphe yok ki o zaman dünyayı domine etme hedefine ulaşmış olacak.
Orijinal hâlini okumak için: https://www.standard.co.uk/sport/snookers-naughty-boy-judd-trump-has-nothing-to-fear-any-more-6380566.html
Uygulamada 3M+ kullanıcı'a katılın
En son haberler, sonuçlar ve canlı spor yayınları ile güncel kalın
İndir
Benzer Konular
Bu yazıyı paylaş
Reklam
Reklam