Wimbledon'da Rus raketler yok - WTA, ATP ve Djokovic'ten karara tepki gecikmedi

“The All-England Club” geride bıraktığımız hafta basına yansıyankararın resmi açıklamasını gün içerisinde paylaştı. Geride bıraktığımız ay Ukrayna topraklarını işgal eden Rusya, başta batı dünyası olmak üzere uluslararası kamuoyunun çok ciddi askeri ve ekonomik yaptırımlarıyla karşı karşıya kaldı.

ATP, WTA ve ITF; Rusya ve Belarus vatandaşı sporcuların ülkelerini temsil etmeden, ülkelerinin bayraklarını kullanmadan veya marş çalınmasına izin verilmedenyarışmalarına olanak sağlamıştı. Rus ve Belaruslu sporcular, yalnızca ülkeler adına maçlar oynanan Davis Kupası ve Billie Jean King Kupası’nın dışında bırakılmıştı. Wimbledon, tenis dünyasında Rusya ve Ukrayna vatandaşı sporculara yasak getiren ilk organizasyon oldu.

Karar nedeniyle ATP’den Daniil Medvedev, Andrey Rublev, Karen Khacenov ve Aslan Karatsev gibi isimler, WTA’den ise Anastasia Pavlyuchenkova, Daria Kasatkina, Victoria Azarenka ve Aryna Sabalenka gibi yüksek profilli oyuncular turnuva dışında kalacak.

“Rusya’nın yasa dışı aksiyonlarına karşı güdülen ortak kınamayı paylaşıyoruz. Oyunculara, topluluğumuza ve Birleşik Krallık nüfusuna ve Britanyalı spor kurumlarına karşı olan durumu dikkatlice gözden geçirdik.” diyen Wimbledon organizasyonu, “Birleşik Krallık Hükümeti’nin spor yönetimi ve spor etkinlikleri için çizdiği yönergeyi dikkate alarak karar verdiklerini” ifade etti.

WTA, yaptığı açıklamada Rusya’nın kanun dışı Ukrayna işgalini kınadığını paylaştığı yazıda Wimbledon için alınan karar nedeniyle “hayal kırıklığına uğradıklarını” söyledi.

“Ukrayna’yı ‘Tenis Barışİçin Oynuyor’ kampanyamızla desteklemeye devam edeceğiz. Ancak bugün AELTC ve LTA tarafınadan yapılan ve Rusya ve Belaruslu sporcuların Birleşik Krallık’taki çim kort etkinliklerine katılamayacağı yönündeki kararı hayal kırıklığıyla karşıladık.”

“WTA’in temel prensiplerinden bir tanesi sporcuların profesyonel organizasyonlarda yalnızca performanslarına göre ve hiçbir ayrımcılığa uğramadan katılabilmesidir.”

“WTA’in tekrar ifade ettiği gibi, bireysel sporcuları ülkelerinin veya hükümetlerinin aldığı kararlar nedeniyle cezalandırılmamalıdır veya kendilerine yasak getirilmemelidir.”

Ayrımcılık ve sporcuların şahsi olarak katılımlarını engellemeye odaklanan bu karar ne adilidir ne de kabul edilebilir.”

WTA ile benzer bir açıklamada bulunan ATP, Wimbledon için verilen bu kararın “oyun için potansiyel zararlar içerdiğinin” altını çizdi.

Vatandaşlığa bağlı ayrımcılık Wimbledon’la olan ve turnuvaya katılımın sadece ATP sıralamasına göre olduğunu ifade eden anlaşmaya da aykırıdır.”

“Rusya ve Belarus’tan olan sporcuların ATP turnuvalarında tarafısz bayrakla yarışmaya devam etmesi önemlidir ki bu duruş da bugüne kadar profesyonel tenis içerisinde ortak bir pozisyon olarak benimsenmiştir.”

Belgrad Açık’ta oynadığı iki maçı da kazanan Novak Djokovic, Wimbledon’ın kararını açık ve net bir dille eleştirdi.

“Savaşı her zaman kınayacağım, savaşta büyüyen bir çocuk olarak hiçbir zaman savaşı desteklemeyeceğim. Bunun yarattığı duygusal travmanın büyüklüğünü biliyorum. Sırbistan’da 1999’da ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Balkanlarda son yıllarda bir sürü savaş yaşadık.”

“Ancak Wimbledon’ın bu kararını destekleyemiyorum. Bunun saçmalık olduğunu düşünüyorum. Politika sporun içine dahil olduğunda sonuç iyi olmuyor.”

BBC Radio 5 yayınına katılan Elina Svitolina, Rusya ve Belarus vatandaşı sporcuların tamamen bir yasakla karşı karşıya kalmasını istemediklerini dile getirdi.

“Eğer sporcular Rus Hükümeti aleyhinde konuşmazlarsa o zaman onlara yasak koymak doğru şey. Onların sadece konuşmasını istiyoruz, bizimle ve dünyanın geri kalan kısmıyla mı yoksa Rus Hükümeti tarafında olup olmadıklarını öğrenmek istiyoruz.”

"Eğer onlar bunu seçmediyse, bu hükümet için oy kullanmadılarsa o zaman oynamak ve mücadele etmek adil olan.

Svitolina Rus ve Belarus’lu oyuncuların yasağı için çok üzgün olduğunu belirtse de bazı isimlerin daha fazla şey yapabileceğini düşünüyor.

“Bir sürü Rus oyuncu daha çok şey yapabilir. Nasıl olduğumu, ailemin ne durumda olduğunu, herkesin güvende olup olmadığını soran Rus veya Belaruslu sporcu sayısı bir elin parmağını geçmez.”

"Bu nedenle konuyla alakalı biraz üzgün hissediyorum. Kişisel olarak insanların daha fazla şey yapması gerektiğini düşünüyorum. Bu garip.”

“Ama Rus ve Belaruslu sporculara gösterilen davranışlar çok çok üzücü. Biz iş arkadaşlarıyız, birbirimizi her hafta görüyoruz bu yüzden bu hızda bir değişimi görmek çok korkutucu.”