nevin yanit yarı final

Nevin Yanıt’tan bu akşam final koşmasını bekliyoruz. Lafı uzatmaya gerek yok, Nevin’in finalde alacağı bir madalya müthiş olur. Ancak bu madalyanın rengi altın olursa Nevin belki de Olimpiyat tarihimizin en büyük başarısına imza atacak. Peki milli atletin 100 metre engelli gibi Olimpiyat’ın en gözde ve zor yarışlarından birinde adını tarihe yazdırması ne kadar mümkün? Üstelik rakipleri yılın en iyi derecesine sahip Sally Pearson ve Amerika’nın sevgilisi, büyük yetenek LoLo Jones iken?

Bir değil pek çok sebebimiz var umutlu olmak için. Her şeyden önce 100 metre engelli hem sprint hem de engel atlama tekniğinin üst düzey olmasını gerektiren zor bir yarış. Ama aynı zamanda sürprizlere de oldukça açık. Çok küçük bir hata bile favoriye yarış kaybettirebiliyor. İşte 2008 Pekin’de LoLo Jones’un yaşadığı şok daha dün gibi akıllarda. Amerikalı atlet finalde altına doğru ilerlerken sondan bir önceki engele takılmış ve bir anda kendini en geride bulmuştu.

Nevin’in en büyük avantajı tam bir winner (kazanan) olması. Kendine olan inancı, sarsılmaz özgüveni, onu stres düzeyi yüksek yarışlarda hep çok güçlü kılıyor. Zaten bugüne kadar tüm finallerde beklenenin üstüne çıkmayı başardı. 2010 Barcelona’da Avrupa Şampiyonu olurken o yılki en iyi derecesi olan 12.63’ü finalde koşmuştu. Bu yıl Helsinki’de bir kez daha Avrupa şampiyonluğuna uzanırken, yine en iyi derecelerini yarı final ve finalde gün yüzüne çıkarmıştı.

Aslına bakarsanız bir kaç ay öncesine kadar Nevin’den kimsenin bu yıla yönelik bir beklentisi yoktu. Sakatlığı nedeniyle çok az yarışa çıkmış, dereceleri oldukça ağır kalmıştı. Bu yüzden de Olimpiyat için kendisine koyduğu 12.59 koşma hedefi pek gerçekçi görünmemişti. Ancak Nevin sakatlığın izlerinden kurtuldukça dereceleri de büyük bir ivme kazandı. Geçen ay Balkan Şampiyonası’nda 12.61 ile bu yılın en iyi derecesini koşan Nevin, Olimpiyat’taki eleme serisini de 12.70 ile koşarak yarı finale yükselirken çok daha fazlasını yapabileceğini izleyenlere hissettirdi.

Olimpiyat başlarken adı bahislerde geçmeyen Nevin, eleme serisinde önemli rakiplerinden Dawn Harper’ı geride bıraktı ve iddialı olduğunu gösterdi. Bugün koşulacak finalin bir diğer önemli ismi Kellie Wells’i ise geçen ay Luzern’deki Diamond League buluşmasında geride bırakarak seviyesini ortaya koymuştu. Heptatlonda Britanya’ya altın madalya kazandıran Jessica Ennis’in de yarıştan çekilmesi Nevin’in bir rakibini daha eksiltti ve bahis tahtalarında üst sıralara doğru ilerledi.

Nevin 2010 Barcelona öncesi 12.63 koşma hedefini odasının duvarlarından, çalıştığı sahaya kadar her yere yazmış, tüm bir yıl boyunca hedefine odaklanmış ve sonunda hayaline ulaşmıştı. Aynı ritüeli bu Olimpiyat öncesi yine takip etti hatta bu kez hayranları da onu destekledi. Ve şimdi, belki de yine, hedeflediği 12.59’u hatta çok daha iyisini koşacak ve belki de biraz şansla adını efsaneler arasına yazdıracak.