Geleceğin yıldızları #23: Fedor Žugić

Karadağ, NBA arenasında şu ana dek yalnızca dokuz oyuncu tarafından temsil edildi fakat bu dokuz oyuncunun dördü, ligde kendilerine iyi bir yer bulabildiler.

Milenyum başı NBA döneminde bir “tarz” haline gelen Peja Dronjak; Atlanta Hawks, Los Angeles Clippers ve Seattle SuperSonics’te 278 defa parkeye çıkmıştı. Modern dönem oyununun aranan uzunlarından olan Nikola Mirotic, 2014’ten 2019’a kadar ligde kendine yer bulmuş ve gittiği her takımda en az 20 dakika süre ortalaması tutturmuştu. 2008 NBA Draftı’nda ikinci turun ilk sırasından seçilen Nikola Peković, ligdeki altı yılında da Minnesota Timberwolves forması giymişti.

Geçtiğimiz yıl NBA All Star’da yer almaya hak kazanan ve maksimum kontrata imza atan Nikola Vucevic, bu isimler arasında kuşkusuz en özel olanı. 2008 ile 2011 yılları arasını NCAA’de Güney Kaliforniya Üniversitesi’nde geçiren Vucevic, 2011’den beri NBA’de bulunuyor.

2002, 2003, 2004 ve 2005 jenerasyonlarında göz kamaştıran yetenekli oyuncularıyla Karadağ, 2021, 2022, 2023 ve 2024 NBA Draftları’nda daha birçok ismi NBA’e yollayabilir.

22 Şubat 2019’da Buducnost formasıyla Zalgiris Kaunas’a karşı henüz 15 yıl 157 günlükken maça çıkan ve Euroleague tarihinde forma giyen en genç oyuncu olanFedor Žugić, bu isimler arasında ayrı bir değere sahip.

Geçtiğimiz yıl ABA Gençler Ligi’nde ortalama 32,6 dakika sahada kalan 1,97’lik şutör guard %63,8 iki sayılık ve %39 üç sayılık isabet yüzdeleriyle 28,8 sayı ortalamasını yakaladı. Ayrıca üç asist, 2,4 ribaund ve bir top çalma ortalamalarına da imza attı.

Uluslararası draft sınıfında 2003 jenerasyonundaki en özel isimlerden biri olan Žugić’in hikâyesini öğrenelim.

Trajković; Karadağ ve çevre ülkelerdeki en değerli antrenörlerden biri. Partizan kariyerinde Duško Vujošević, Željko Obradović ve daha birçok önemli baş antrenör için asistanlık yaptı. 2000’lerde ABD’ye gitti ve orada Klay Thompson, Steve Nash gibi şutörlerle çalıştı. Yani demek istediğim, bu kadar kariyerli olan bir gelişim antrenörü, benim gibi bir genç oyuncu için büyük bir şanstı. Bu şansı yakaladım ve hemen kullandım. Şut konusunda, her oyuncu için ideal şut mekaniği konusunda uzman biri. Zamanlama, ayak oyunları… Her şeyi ayarlamayı biliyor.

Evet, o mükemmel bir tecrübeydi. NBA Draftı’na katılması beklenen, birçok scout ekibinin listesinde yer alan isim oradaydı. Birçok değerli baş antrenör, asistan antrenör, bireysel gelişim antrenörü, kondisyoner ve analiz uzmanları vardı. Oradaki tecrübemden çok şey öğrendim.

Sanırım 2021’de draft için uygun hale geleceğim.

Hayır. Çünkü bir Avrupalı oyuncunun EuroLeague, ulusal lig tecrübesi kazanıp NBA’e gitmesi daha önemli bence. NCAA’deki koşulların kötü olduğunu düşünmüyorum fakat 16-17 yaşındayken profesyonel tecrübeyi yaşamak, kendinizden fizikli, büyük kişilere karşı mücadele etme şansı yakalamak her açıdan daha iyi. Artılarınızı, eksilerinizi, saha dışı hayatınızı daha iyi analiz edebiliyor ve geleceğe hazırlanabiliyorsunuz.

Karadağ ile Birleşik Devletler arasındaki saat farkı nedeniyle her gece kalkıp maç izleyemiyorum. Fakat bazı özel maçları, özel olarak takip ettiğim oyuncuların maçlarını izlemeye çalışıyorum. Oradaki oyunu seviyorum. Birçok yıldız var ve her yıldız farklı özelliğe sahip. Mesela Giannis Antetokounmpo, sahanın her iki yanında da her şeyi yapabiliyor. LeBron James, aktif bir efsane gibi. Steph Curry, son beş yılda oyunu değiştirdi, topu karşı sahaya getirip potaya bakmadan üçlük atabiliyor. Bu çeşitlilik ve çeşitlilik sonucunda temponun artması, atletizmin iyice güzelleşmesi NBA’in “modern oyun”unu yükseltiyor.

Evet, tabii ki! 14 yaşımdayken onun, iki yıl önce, Karadağ’da düzenlediği bir kampa katılmıştım. Orada tanışmış, biraz konuşmuştuk ve bana tavsiyeler vermişti. Ülkemizi ve Avrupa basketbolunu çok iyi temsil ediyor.

Basketbolla altı-yedi yaşımdayken tanıştım. Basketbol dışında futbol, tenis ve boks sporlarını da denemiştim. Yani basketbol, bu spor deneme sürecimde karşıma çıkan bir şeydi. Aralarında en iyi olduğum şey basketboldu ve açıkçası, bu sporu çok sevdim. Basketbola hiçbir zaman, “meslek” gibi bakmadım. Tabii ki antrenman disiplini kazandım, daima çalıştım fakat tüm bunları yaparken ve gelecekte yapmaya devam ederken oyunu sevmeyi bırakmayacağım.

Eh, çok iyi değildim, ortalamaydım fakat kardeşim benden çok daha iyiydi. Bu nedenle teniste bir şeyler yapmadım, basketbol güzel. En iyisi…

Annem çalışmıyor ve genelde benimle ilgileniyor. Masaj, fiziksel tedaviler, yemek, antrenman, eğitim kısacası basketbol kariyerimi geliştirebilmem için elinden gelen her şeyi yapıyor. Babam ise bir araba galerisinde. Hayır, ailedeki tek sporcu benim.

Karadağ, diğer ülkelere göre biraz daha izole olan bir ülke. Demek istediğim, küçük bir ülkeyiz. Ülkemizde ciddi tedbirler alındı fakat Avrupa’daki diğer yerler kadar disiplinli bir ortam yoktu. Antrenman salonumuz ve topla çalışabileceğimiz salonlar açıktı. Bol bol şut antrenmanı yaptım. Ayrıca fiziksel olarak gelişmek için her gün fitness antrenmanları yaptım.

Sezon her açıdan mükemmeldi fakat sezon sonu biraz karışıktı. Demek istediğim, bireysel olarak hedeflediğim gelişimi gerçekleştirmiştim. Takım olarak da iyi gidiyorduk hatta Euroleague’e yükselebilirdik fakat koronavirüs salgını nedeniyle sezon yarıda kaldığı için işler değişti.

Bence geçiş oyunlarında iyiyim. Geçiş oyunu sırasında hızlı bir şekilde potaya gidebiliyorum. Bence şutlarım iyi, hem kendime hem de takım arkadaşlarıma alan yaratıp takımımızın hücum geometrisini genişletebiliyorum. Kesinlikle daha iyi pas atmam lazım. Pas, top hâkimiyeti, savunma direnci ve saha görüşü gibi konularda seviye atlamam ve iyi yaptığım şeyleri, yüksek seviyeli maçlar için hazır hale getirmem lazım. Bireysel antrenmanlarda şut, pas ve top hâkimiyeti üzerine çalışıyorum. Böylece hedeflediğim seviyeye gelebileceğimi düşünüyorum.

Hücumda stagger oynamayı seviyorum. Çünkü bu sette dripling sonrası şutları, aradığım alanı daha rahat bulabiliyorum. Savunmada ise… Eh, çok iyi bir savunma oyuncusu değilim bu nedenle alan savunmasını seviyorum.

Dediğim gibi, burası küçük bir ülke. Fakat kültürel olarak harika şeylere sahibiz. Dağlarımız ve birkaç antik mekânımız var. Ayrıca sokaklardaki ortam insanın huzur seviyesini arttırıyor. Bir basketbol oyuncusu için ferah, biraz sıkıcı gibi görünen ama aslında öyle olmayan bir yer. Mutluyum.

NBA

Euroleague

En sevdiğiniz dizi ne?

Hm, bir tane dizi söylemem zor. Bu nedenle Game of Thrones ve Blacklist diyeceğim.

Rock, pop kısacası tüm türlere belirli zamanlarda ilgi gösterdiğim için net bir favorim yok.

Triple Frontier.

Annemin yaptığı tüm yemekleri seviyorum fakat güzel bir makarna, her şeyin üzerinde!