Tam depo sonuna kadar

Yedi yıl önce Tour de France’da genç bir Fransız beşinci etap sonunda sarı mayoyu üstüne geçirdi. Sarı mayoyu Pireneler boyunca üstünden çıkartmayan bu genç adam, 10 gün sonunda Alp etaplarıyla birlikte liderliği devretti. Herkesin dikkatlerini çeken Thomas Voeckler 7 yıl sonra, bir kez daha imzasını attı Fransa Turu’na.

UCI’a başvuruların bittiği gün takım patronu Jean-Rene Bernaudeau ve takımın lideri Thomas Voeckler, Europcar ile anlaşıp takımı kurtardığında takvimler 2010 yılının Ekim ayındaydı. 2011 Temmuz’unda ise gazetelerde tam sayfa reklamları yayımlanıyordu. Sarı mayoyu sırtında 10 gün taşıyan Thomas Voeckler ile en büyük yardımcısı Pierre Rolland’ın fotoğrafının altında “3450 kilometre tam depo cesaretle” yazıyordu. 2011’de Thomas Voeckler, Tour du Haut Var, Quatre Jours de Dunkerque genel klasmanı, iki Paris-Nice etabı zaferinin yanı sıra Fransa Turu’nda 10 gün sarı mayo giydi ve Paris’te dördüncü olarak finişten geçti. Başta Fransa, tüm dünya petit blanc’ı konuştu.

Fransa Turu’nda 2009 yılında bir sprint etabı, 2010 yılında ise bir tırmanış etabı kazandı. 2011 Fransa Turu başlamadan önce kendisine sorulsa bir etap kazanmak istediğini söylerdi. Ancak 9. etapta kaçan grupta yer alan Thomas Voeckler, pelotondaki kazaların da etkisiyle sarı mayoyu üstüne geçirdi. Yedi yıl aradan sonra bir kez daha sarı mayo sırtındaydı Fransız’ın.

İlk dinlenme gününde Voeckler sarı mayosu ile röportajlar verdi. Her zaman olduğu gibi mütevazı tavrıyla cevaplıyordu soruları. Fransa Turu’nu kazanmak gibi bir iddiası olmadığını, her zaman elinden geleni yaptığını ve selesinde otururken tüm gücünü önde olmak için harcadığını söylüyordu. Pireneler ile sarı mayoyu devreder mi soruları havada uçuşurken Plateau de Beille’de 2004 yılında sarı mayoyu korumayı başardığı efsanevi performansı ise aklımızın bir köşesinde tekrar tekrar dönüyordu.

Üst üste gelen iki sprint finişiyle birlikte Bastille Günü’nde de bir Fransız giyiyordu sarı mayoyu. Bastille Günü’nde sarı mayoyu en son giyen Fransız yine kendisiydi. İki sprint finişinin ardından Pirene etaplarına gelmişti sıra. Col du Tourmalet, Luz-Ardiden, Col d'Aubisque, Col d'Agnes ve farklı kategoriden bir çok tırmanışın ardından Plateau du Beille’de noktalanacaktı Pirene etapları. Artık 2004 herkesin aklına düşmüştü. Tabii ki Thomas Voeckler’in de.

Plateau de Beille’de biten etap sonunda sarı mayo Thomas Voeckler’in üstündeydi hâlâ. Genel klasmanda onu takip eden isimlerle arasındaki fark ise 1’ 30” ile başlıyordu. Cadel Evans, Andy Schleck, Frank Schleck gibi favorilerin defansif sürüşleri, İtalya Bisiklet Turu’ndan yorgun gelen Alberto Contador ve diğerleri Thomas Voeckler ile aralarındaki farkı eritemiyordu. İkinci dinlenme gününde de sarı mayo Thomas Voeckler’in üstündeydi. Paris’te sarı mayoyu giymek isteyenlerin önünde sadece Alp etapları kalmıştı aradaki farkı kapatmak için.

Gap’te biten etapta Alberto Contador atak denemesinde başarılı oldu. Ona eşlik eden isimlerse Cadel Evans ile Samuel Sanchez oldular. Thomas Voeckler’in ardından gelen ilk isim değişti bu etap sonunda. Bu geçiş etabının ardından Pinerolo’ya giden ilk ciddi Alp etabında agresif olan isimlerden biriydi Thomas Voeckler. Son inişte iki kez çizgisini kaybetti ve birinde otoparka bile girdi. Gün sonunda diğer favorilerden sadece 27 saniye gerideydi yine de. Her şeyini vermeye devam ediyordu.

Col du Galibier etabında Fausto Coppi’yi hatırlatan bir kaçış geldi Andy Schleck’ten. 60 kilometre tek başına pedal çevirdi Lüksemburglu. Ana grupta ise her atağa cevap verebilen bir sarı mayo vardı. L’Alpe d’Huez öncesinde Andy Schleck ile arasındaki fark 15 saniye inmişti, ama hâlâ genel klasmanda lider konumdaydı.

Paris’teki son öncesinde sadece iki etap vardı. 21 dönüşle birlikte L’Alpe d’Huez zirvesinde biten etap hem Col du Telegraphe hem de Col du Galibier’den geçiyordu. Alberto Contador, etabın başlangıç bölümünde atağını yaptı. Thomas Voeckler aradaki zaman farkını hiç önemsemeyerek, her zaman kendisini tanımladığı şekilde varını yokunu ortaya koyarak pedal çevirdi. Her atağa cevap verdi. Diğerlerinden kopmamak için bacaklarındaki tüm enerjiyi harcadı. Col du Galibier başladığında Thomas Voeckler’in vücudu artık cevap veremez olmuştu. Pierre Roland ve diğer domestikleri çevresinde, sarı mayoya tutunmaya çalışıyordu Voeckler. Zirveye yaklaşırken takım arabasından aldığı suluğu aldığı gibi yere fırlatıp takım arkadaşlarına bağıran sarı mayo, L’Alpe d’Huez öncesinde diğer favorilere dahil olmayı başardı. L’Alpe d’Huez tüm ihtişamıyla pelotonu karşıladığında ise Thomas Voeckler’in pili bitmişti. Ataklara cevap veremedi, ama günün yıldızı da 10 gün boyunca sarı mayoyu sırtında taşımasına yardım eden Pierre Roland oldu. Roland etap sonunda yaptığı açıklamada liderinin Col du Galibier’de beni unut dediğini söyledi.

Zamana karşı etabıyla birlikte Fransa Turu 2011’in sonuçlarının resmiyeti için Paris’teki finişin geçilmesi bekleniyordu. Podyumda Fransız yoktu, ama podyumun dışındaki ilk basamakta 10 gün boyunca sarı mayoyu taşıyan bir adam, Thomas Voeckler vardı.

Gemisini terk etmeyen, yeniden yelken açmasını sağlayan hem de miçoluk yapan bu adamın kim 2011’e imzasını atmadığını söylebilir ki?