Günü Tarihi

Yıllarca yedek kulübesindeydi. Antrenmanlarda döktürse de bir türlü eldivenleri teslim alamamıştı. Tam Real Madrid’in kalesi ondan sorulacak denirken, yine gözden düşüp Valencia’ya taşınmıştı. Sonrası...

Tam 42 yıl önce doğmuştu Santiago Canizares. Beyaz Şimşekler kadrosunda bir türlü kendisine şans bulamayan file bekçisi, Elche, Merida, Celta’ya yollanmış, gözden uzakta hafiften pişmeye bırakılmıştı. Özellikle son durağında iki sezonda sadece iki maç kaçırmış, Galiçya diyarında pek sevilmişti.

Dönüşünde yine forma savaşına giren futbolcu, bir türlü kök salamıyordu. 1997-1998 sezonunda 26 karşılaşmada görev yapsa da sonradan yine Bodo Illgner’in gölgesinde kalan file bekçisi, Şampiyonlar Ligi finalinde görev yapmıyordu. Artık yeter diyen Canizares, 1998’de Valencia’nın yolunu tutuyordu. Emekli olan Zubizarreta’nın yerine kaleye geçen oyuncu, 29’unda yıldızdı artık. Ertesi yıl Kral Kupası’nı kaldıran Yarasalar, 2000 ve 2001’de Şampiyonlar Ligi’nde final oynuyordu. Belki devler arenasında zafer gelmiyordu ancak o tecrübeler 2002 ve 2004’te La Liga’nın zirvede bitirilmesini sağlamıştı.

2007’nin Aralık ayında kulüp üstüne Ronald Koeman, kâbus gibi çökmüştü. Hollandalı teknik adam, takımın sembolleri Angulo, Albelda ve onu kadrodışı bırakılmıştı. Statü gereği İspanya içinde başka bir ekibe transfer olamayan istikrar abideleri, kendilerini ıskartaya çıkaran hocalarının kovulmasını müteakip tekrar hatırlanmıştı.

Sezon sonunda kulübünden ayrıldığında 39’a merdiven dayayan Canizares, Atletico Madrid karşısında son kez forma şansı bulmuştu. Zubi’nin sakatlandığı bir maçta başlayan milli takım kariyeriyse 46 karşılaşma sürmüştü.

Gölgede ve güneşte geçmişti 20 yıllık macerası. Serüveninin ilk yarısında kulübedeydi, ikincisinde üç direk arasında. Schmeichel’a göre en iyisiydi, ayağına kolonya şişesi düşürerek sakatlanmayı başararak da tarihe geçmişti. Dragon, kolay kolay hafızalardan çıkmayacak.