Dönüşü muhteşem oldu

70 ve 80’li yıllarda kazandığı şampiyonluklarla adını üç büyüklerin arasına dördüncü büyük olarak yazdırmayı başaran Trabzonspor’un Beşiktaş’la ezeli rekabetinde yaşadıklarını bir kez daha anımsayalım.

24 Şubat 2007
Trabzonspor’un, ameliyat masasında kalmak üzere olan bir hastanın hayata dönmesi gibi muhteşem dirilişe imza attığı, Beşiktaş’a ‘iki avans üçte biter’ dediği Avni Aker’deki o unutulmaz maç. Bordo-mavililer oyuna atak başlayan ve art arda pozisyonlar bulan taraf olsa da yakaladığında affetmeyen Bobo ve Ricardinho ilk yarıda Beşiktaş’ı 2-0 öne geçirir. İlk golde Bobo, kadife ayaklarıyla topu yumuşatıp öldürücü vuruşlar yaptığı av sahasına milimetrik adımlarla ilerler ve bitirici hamlesini yapar. Brezilyalı karşısında bocalayan Fredrik Risp topa son bir hamleyle dokunsa da, meşin yuvarlak Tolga Zengin’i de aşarak doğrudan kaleyle buluşur. 12 dakika sonra Kartal bu defa ikinci gol için yüklenir. Koray’ın vuruşunda Tolga Zengin’in göğsünden dönen top Ricardinho’nun ayaklarına geldiğinde artık çok geçtir. İki sezon siyah-beyazlı formayı giyen Brezilyalı, sağ ayağıyla topu filelere gönderir.

Film yeni başlıyor
53. dakikada üç Beşiktaşlının arasında topla buluşan Ersen Martin, Avni Aker’deki binlerce taraftarı sevince boğan hamleyi yapar. Topu, en iyi vuruş noktasına doğru yuvarlayıp, insanlık için küçük Trabzonsporlular içinse o pek kıymetli adımını atar. Vedran Runje doğru yöne atılır ancak top fileleri bulur. Sonra Umut Bulut o çok bilindik “Niçin düşeriz” sorusunu yöneltir bordo-mavili tribünlere. Yanıt basittir: Tekrar kalkabilmeyi öğrenebilmek için! Sağ koridordan ortalanan top, önce Ceyhun’un kafasından seker, Beşiktaş defansı topu olabilecek en kötü yere indirir. En son Umut Bulut’un ayaklarında dans eden top, 10 numaranın plasesiyle 52. dakikada skor tabelasını değiştirir. Üçüncü gol ise estetik bir pasla gelir. Ayman akını sağ kanattan geliştirir. Mısırlı oyuncu, Nil nehrinin taşma zamanını hesaplayabilmek için kendini astronomiye veren, bozulan arazinin sınırlarını saptayabilmek içinse geometriye merak salan atalarının ölçüp-biçmedeki yeteneğini genlerine taşıdığını ispatlayan bir pasla çıkagelir.

O an Aymar’ın aklında “Öyle bir pas atmalıyım ki, rakip oyuncuların, özellikle de İbrahim Toraman’ın ulaşamayacağı yere gitmeli, Umut gol yapmalı” gibi bir düşünce var mıydı, bilmek mümkün değil. Ancak Mısırlı oyuncu o an tam da böylesi bir pas çıkardı ceza sahasına. İbrahim Toraman yetiştiğinde çok geçti, Umut Bulut içinse vakit tam zamanıydı. Pasın çıktığı ayak topa öyle hünerle vurmuştu, ve Umut meşin yuvarlağı öyle ustalıkla yumuşatmıştı ki, son hamledeki bir iki aksaklık topun filelerle buluşmasını engelleyememişti. Trabzonspor başarmıştı. 2-0’dan gelip, Beşiktaş’ı Avni Aker’de 3-2 yenmişti.

11 Mart 1997
95-96 sezonunu ikinci sırada tamamlayan Trabzonspor, ardındaki Beşiktaş’la Başbakanlık Kupası finalinde karşılaşır. Ankara 19 Mayıs Stadyumu’ndaki maçı 4-0 kazanan bordo-mavililer, müzesindeki kupa sayısını beşler. Şota Arveladze’nin iki golle akımı ateşlediği maçta Tolunay Kafkas ve Hami Mandıralı da attıkları gollerle tarihe isimlerini yazdırır. Sağ kanattan ‘Takoz Recep’i çok klas bir aşırtmayla ekarte eden Ünal Karaman, unutulmaz çalımıyla futbolun seyir defterine eşsiz bir not düşmüştür.

3 Ekim 2004
Beşiktaşlı futbolcular Çağdaş Atan ve İbrahim Toraman’ın iki kırmızı kart gördüğü unutulmaz derbi. Dakikalar 19’u gösteriyor. Trabzonspor yarı alanında gol arayan Beşiktaş golcüleri, Sergen’in yaptığı pas hatasıyla bir anda neye uğradığını şaşırıyor. Bu anda pozisyonun golle sonuçlanabileceğini büyük tecrübeyle ve derin bir sezgiyle kavrayan iki Trabzonsporlu futbolcu vardı sahada. Biri, meşin yuvarlakla buluşur buluşmaz topu Gökdeniz Karadeniz’in önüne açan Lee Yong. Attığı bu pas beraberinde arkadaşının koşu yoluna son derece kullanışlı bir alan da getirmişti. Diğeriyse bir anda Speedy Gonzales’e dönüşen ve 50 metrelik deparını golle noktalayan Gökdeniz Karadeniz. Temiz iş. Tek gol ve üç puan.

15 Nisan 1992
İki takım, Trabzonspor’un cezası nedeniyle Samsun’da karşılaşır. Cyzio ve Şifo Mehmet’in karşılıklı golleriyle durum 1-1. Kaleyle buluşan her şutu golle sonuçlanan Hami Mandıralı 85. dakikada yedek kulübesine ‘çıkmak istiyorum’ işareti yapsa da kazanılan frikiği görünce fikrini değiştirir.

Frikik kralının barajı aşan topunda Polonyalı kaleci Jaroslaw Bako’nun başarılı olma ihtimali, üzerine gelen bir kurşundan kaçma ihtimaliyle hemen hemen aynıydı. “Kaleyi bulan her şutum goldü” diyen Hami bir kez daha haklı çıkmıştı. Maçı 2-1 kazanan ve finalde Bursa’yı deviren Trabzonspor Türkiye Kupası koleksiyonuna bir yenisini daha ekliyordu.

7 Mart 2004
“Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni” Yavuz Turgul ise, bir dönem kafa toplarının unutulmaz golcüsü de Fatih Tekke’ydi. Bordo-mavililer sekizinci dakikada tehlikeli noktadan taç atışı kullanıyordu. Topun havada çizdiği kavis ve kat ettiği mesafeyse akıllara Rory Delap’ı getiriyordu. Hüseyin Çimşir’in arkaya aşırttığı topta defans oyuncusu Ahmet Yıldırım daha avantajlı noktadaydı. Ancak o ‘coğrafya kaderdir’ inanışını alt üst eden bir atiklikle tıpkı Jedi gibi hamlede bulunan Fatih Tekke, attığı kafa golüyle 3-0’lık galibiyetin önünü açmıştı. O sezon 5-0 yenildiği Beşiktaş’tan rövanşı 3-0’la alan bordo-mavililerde sahne alan diğer isimler Maxim Romashenko ve Gökdeniz Karadeniz oluyordu.